Yaşam >> Yeni Şafak Hayat


Müslüman gençliğin sorunları tartışılıyor


Link [2022-08-28 09:58:20]



İslam İşbirliği Teşkilatı Gençlik Başkenti 2022’nin uluslararası programı “Kazan Küresel Gençlik Zirvesi” dün (27 Ağustos’ta) başladı. Zirvede 20’den fazla ülkenin gençlik bakanları, Müslüman gençlerin fırsat eşitliği, kültürlerarası diyalog ve gençlik göçü gibi konuları görüşmek üzere Tataristan’ın başkenti Kazan’da bir araya geldi. İslam İşbirliği Gençlik Forumu, Tataristan Cumhuriyeti Gençlik İşleri Bakanlığı, Gençlik Diplomasisi Akademisi, Tataristan Cumhuriyet Gençlik Kamu Fonu “Selet” tarafından organize edilen zirve dört gün sürecek.

“Fırsat Eşitliği, Girişimcilik Becerileri, Ruh Sağlığı, Kültürlerarası Diyalog, Gençlik Göçü, Dijitalleşme” gibi başlıkların ele alınacağı zirvenin konuşmacılarından biri de İslam İşbirliği Gençlik Forumu Başkanı Taha Ayhan. Ayhan’a Müslüman gençlerin sorunlarının ele alınacağı Kazan Küresel Gençlik Zirvesi’ne dair sorularımızı yönelttik.

- Bu yıl ilki düzenlenen Kazan Küresel Gençlik Zirvesi nasıl planlandı?

İslam İşbirliği Teşkilatı olarak her yıl seçtiğimiz “Gençlik Başkenti”nde gençlik odaklı pek çok programımız oluyor. Gençlerin artan ilgisi ve Koronavirüs sonrasında temasların biraz daha yoğunlaşma ihtiyacını dikkate alarak bu sene için global bir gençlik zirvesi yapmayı planladık. Münih’te global bir güvenlik zirvesi, Davos’ta ise düzenlenen bir ekonomi forumu söz konusu. Fakat sivil planda tüm gençliğin meselelerini tartışan, toplu fikir telakkisinde bulunulabilcek bir platform eksikliğinden muzdaribiz. Her yıl Nisan ayında BM tarafından yapılan gençlik oturumları var. Fakat resmi düzeyde kaldığı ve sadece devlet temsilcilikleri katılabildiği için istenilen sivil ortamı tam olarak oluşturamıyor. Biz de bu ihtiyaca bir cevap olarak yola çıkmıştık. Şu anda ciddi bir katılım gözlemliyoruz. Umarız ki dünya barışına hizmet edecek bir iş olur.

- Gerçekleştirilecek ilk zirvenin Kazan’da yapılmasının nasıl bir önemi var?

2022 yılı, Kazan Türklerinin İslamla müşerref olmasının 1100. yıldönümü. Kazan, Tataristan’ın başkenti. Tataristan da Rusya Federasyonu’nun bir parçası. Rusya Federasyonu ise ICYF’nin bir üyesi değil. Bu anlamda çok nev-i şahsına münhasır bir durum oldu. Biz de oradaki 1100 yıllık çok derin bir kültürün, Müslüman gençlerin varlığının altını çizmek adına Kazan’ın da bu konudaki olağanüstü gayretlerini görünce Kazan’ı “2022 Gençlik Başkenti” ilan ettik. Gelinen nokta itibariyle Rusya Federasyonu’nun bir takım hukuka aykırı işgalleri söz konusu. Fakat biz oradaki misyonumuza ters bir şekilde Tataristan’daki Müslümanları mağdur etmek istemediğimiz için bu seçimi devam ettirdik. Orada gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerle Tataristan başta olmak üzere Rusya’daki Müslümanlarla diğer İslam alemindeki Müslümanların kardeşlik bağını kuvvetlendirmek gibi bir misyonumuz var.

FIRSAT EŞİTLİĞİ SAĞLANMALI

- ICYF olarak, Müslüman gençler için gördüğünüz en büyük sorun nedir?

Gençlerin sorunları ile Müslüman gençlerin sorunlarını birbirinden ayrılmasında coğrafya etkili bir faktör. O etkiyi bir kenara bırakırsak, temelde İslamafobiyle yüz yüze geliyor gençlerimiz. Hemen her coğrafyada bununla karşılaşıyoruz. ICYF üyesi olmayan ve Müslümanların azınlıkta olduğu ülkelerde maalesef İslamofobinin en çirkin hâllerini görüyoruz.

- Bu durum Müslüman gençlerin eğitim seviyesi yükseldikçe değişiyor mu?

Araştırmalarda gördüğümüz eğitim seviyesinin en yüksek olduğu Batı, İslamofobinin de en yoğun olduğu yer. Bu soruya olumlu cevap vermek çok mümkün değil. “Topluma entegre olduk ve İslamafobiyle karşılaşmadık” gibi bir durum maalesef Müslüman gençler için söz konusu değil. İslamofobiye maruz kalmanız için sadece Müslüman ismi taşımanız bile yeterli. Öte taraftan şunu da dikkate almak lazım; İslamofobi çok büyük bir derdimiz ancak tek derdimiz değil. “Müslüman gençlerin diğer sorunları neler?” diye sorduğumuzda İslam İşbirliği Teşkilatı’nın 56 ülkesi var. Bu 56 ülke 4 ayrı kıtada, birbirlerinden çok farklı kültürel ve tarihsel arka plana sahip. Meselelere yaklaşımları ve düşünsel yapılarıyla birlikte sosyo-ekonomik sınıflandırması çok farklı olan ülkeler. Dolayısıyla bu 56 ülkedeki Müslüman gençlerin de hikâyeleri birbirinden farklılaşıyor. Ama genel olarak “Müslüman gençlerin problemi nedir” diye baktığımızda, fırsat eşitsizliğini söyleyebiliriz. 2020 BM raporuna göre bu 56 ülke dünyadaki çatışmaların yüzde 78’ine ev sahipliği yapıyor. Çatışmaların, savaşların ve iç göçün ev sahibi olduğunuz zaman ister istemez bu durumdan en çok etkilenen gençleriniz oluyor. Henüz hayatlarının başında ve yeterli donanımdan yoksunlar. Ekonomik olarak kendilerini gerçekleştirmeleri mümkün olamıyor. Dolayısıyla en muzdarip olduğumuz şey istikrarsızlık, çatışmalar… Bu durumu bitirebilsek hem dünya barışına çok büyük katkı sağlanmış olur hem de kendi Müslüman gençliğimiz dünya ile entegre olup çok daha büyük işler ve hizmetler gösterebilir.

- Kazan Küresel Gençlik Zirvesi sizce bu anlamda Müslüman gençler için ne gibi kazanımların önünü açacak?

Bizim hedefimiz; siyaset yapıcıların, karar vericilerin, fikir ve düşünce insanlarının, gençlik liderlerinin, sivil toplum kuruluşlarının, uluslararası örgütlerin, kurumların gelerek gençlikle alakalı meseleleri çok boyutlu bir şekilde tartışmaları ve bu sorunlara çözümler önermeleri veya üretmeleri. Tabi çok taraflı diplomasilerde ve bu tarz forumlardaki meseleler, zaman alıyorlar. Ancak bu fikir telakkisinin serbestçe yapılabiliyor olması çok çok önemli. Buradan umarım ki gençlerimiz lehine ve dünyadaki problemlerin çözümleriyle alakalı çok güzel sonuçlar çıkacak. En azından güzel teşhisler çıkarsa belki ilerleyen yıllarda tedavilerini de görmüş oluruz. Umuyorum ki bu zirve süreklilik kazanır.

- Bu zirvenin bir önemli yanı da politikaları geliştiren gençlik bakanlarıyla gençlerin bir araya getirilmesi. Bu durum sorunların belirlenmesini ve çözülmesini hızlandırabilir mi?

Ülkemizde de her zaman savunulan politika; açık ve şeffaf bir şekilde, demokratik bir zeminde meselelerin tüm paydaşlarla tartışılmasıdır. Biz de bu örnekten yola çıkarak, global anlamda da gençliğin meselelerine böyle yaklaşalım istedik. Amacımız meselelerin tüm taraflarını bir araya getirmek. Konuyla ilgili yaklaşımlarını doğrudan birbirlerine ileterek bir sonuca varmalarını sağlamak. Şunu gördük; karar vericiler, kendi doğru bildikleri konuyu kendi bilgi setleriyle ele alıyorlar. Bu tabi ki çok doğru ve iyi bir yaklaşım. Fakat öte taraftan karar vericinin ardından karar verdikleri kesim bundan bir haber olabiliyor. Hakkında karar verilen kesimin kendi dünyaları ve kendi öncelikleri var. Bizim çok taraflı diplomatik kurumlar olarak yapmamız gereken bu tür herkesin bir araya geldiği ortamlar oluşturmak. Hem şahsi hem kurumsal ilişkilerin kurulması hem de doğrudan canlı bir fikir telakkisinin yapılabilmesine imkân sağlamak. Bu düşünce ile yola çıktık. Umarız ki tüm tarafların bir araya geldiği platformlar daha da çoğalır ve fayda sağlar. Kazan Küresel Gençlik Zirvesi de gençlerin kültürel anlamda kalkınmasına, dünya barışına katkıda bulunmasına ve gençler arasındaki diyalog ortamının oluşmasına zemin hazırlar. Özellikle Müslüman dünyasının bir araya gelmesinde bir faydası olur.

- Geçtiğimiz hafta ICYF olarak Filistin’deydiniz ve Devlet Başkanı tarafından liyakat nişanı aldınız. Peki, ICYF’in Filistin’deki misyonu nedir?

Geçtiğimiz Pazar günü Mescid-i Aksa’ya yapılan hain saldırının 53. yıl dönümüydü. Bu yıl dönümünde Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas tarafından şahsıma İslam İşbirliği Teşkilatı Gençlik Başkanı olmam hasebiyle, İİT’ye üye olan müslüman gençler ile Filistinli gençler arasında yaptığımız işlere nisbetle yüksek devlet nişanı tevcih edildi. Böyle anlamlı bir günde Kudüs ve Filistin davasıyla alakalı böyle bir nişan almış olmaktan dolayı çok bahtiyarım. Başta ICYF olarak bizim misyonumuz, işgal altındaki Filistin topraklarında Kudüs’ün özgürlüğünü ve Filistin’in bağımsız bir devlet olduğunu her vesile ile anlatmak ve Filistinli gençlere destek olmak. Ziyaret sırasında da Filistin Devleti Gençlik ve Spor Yüksek Kurulu Başkanı Korgeneral Cibril Rajoub ile de bir araya gelerek iki kurum arasındaki işbirliğini daha üst seviyelere taşımanın yollarını müzakere ettik.

İslam dünyasındaki gençlerin sorunları ICYF'nin raporunda

ICYF Başkanı Taha Ayhan: Pandemi sürecinde dünyada 7.6 milyon gence ulaştık



Çok Okunanlar

2024-09-21 08:36:50