Yaşam >> Yeni Şafak Hayat


Çocuğun iyi kitaba ulaşması önemli


Link [2022-12-04 05:12:20]



ZEYNEP TUBA KESİMLİ

Henüz ilkokul-ortaokul sıralarındayken kitap okuma yarışmalarının düzenlendiğini hatırlıyorum. Bölgedeki kütüphaneden en çok kitap ödünç alanlar tespit edilir, bir törenle hediyeleri ve belgeleri takdim edilirdi. Bu yarışmalar şüphesiz kitap okumaya teşvik için yapılıyordu ama neyi nasıl okuduğumuz değil kaç kitap okuduğumuz önemliydi. Üzerinden geçen onca yıla rağmen hâlâ çok da bir şeyin değişmediğini görebiliyorum. Ebeveynler olarak çocuklarımız çok kitap okusun istiyoruz ama ne okuduklarıyla pek de ilgilenmiyoruz. Peki, çocukların çok okumaları ve “kitap kurdu” olmaları mı nitelikli okur olmaları mı mühim?

Bu konuda aileler çocuklarını nasıl yönlendirebilir? Bu soruları çocuk edebiyatı alanında çalışan isimlere sordum. Ayşegül Sözen Dağ, Keriman Güldiken, Deniz Mert İçöz, Gülsüm Sezgin ve Melih Tuğtağ bizim için cevapladı.

Ayşegül Sözen Dağ (Yazar, şair)

Çocuğu iyi kitaplarla tanıştırmak yetişkinlerin görevi

Çocuk edebiyatı alanında nitelikli okuma kültürü, edebiyatın her türünden çocuğa görelik ilkesini benimsemek kaydıyla kült ve safi edebiyat yazınlarını okumakla mümkün. Kitap kurdu tabiri ile nitelikli okur tabirini karşılaştıracak olursak elbette tercihimiz nitelikli okurdan yanadır. Fakat nitelikli okurlardan kitap kurdu olanları da yok değil. Elbette iyi bir kurmaca, öykü, şiir ve deneme türleri ile dilini zenginleştiren bir okur sıradan bir okur değildir. Çocuğun okuma seçkisini sadece kendi tercihine bırakırsak ona uzun vadede zarar vermiş oluruz. Örneğin bir çocuk hamburger yemeyi çok seviyor diye ona ömrü boyunca günün tüm öğününde hamburger yediremeyiz. Öyleyse çocuğun dilini, hayal gücünü, benliğini şekillendirecek olan kitapları tümüyle onun tercihine bırakmak biraz riskli. Nitelikli okuma kültürünün oluşmasında öncelikle ebeveynlere sonrasında da öğretmenlere büyük görevler düşüyor. Çocuk okurları, çeşitli edebî türlerle haşır neşir etmek gerekir. Mesela, çocuk şiiri ve deneme gibi türlerin hâlâ hak ettiği yerde olmadığının kanaatindeyim. Zaman, popüler kültür edebiyatını çarkında öğütür, yok eder ama nitelikli yazınlar yarına aktarılır.

Keriman Güldiken (Editör)

İyi kitaplar okuyan çocuklar iyi okur olur

Aslında “kitap kurdu olmak” çok kitap okumak değildir benim için. Her fırsatta kitap okuyan, okuyacaklarını planlayan, hayatının her aşamasını kitapla ilişkilendiren kişidir kitap kurdu. Bütün bu hâlin sonucu olarak evet, çok kitap okunmuş olabilir ama şart değil. Bir kitabı bitirir bitirmez heyecanla yenisine başlamak isteyen kişidir kitap kurdu. Buradaki anahtar sözcük “heyecan”, kitabın ne kadar sürede bitirildiğinin önemi yok. Çocukların nitelikli okurlar olmasını sağlamak için kolektif bir çalışma, bir iş birliği gerekiyor. Yazarların, çizerlerin, yayınevlerinin, kütüphanecilerin, öğretmenlerin, ebeveynin, kurumların, herkesin ama herkesin katılacağı bir iş birliği. Öncelikle üretilen kitapların nitelikli olması çok önemli. Asıl sormamız gereken soru, çok üretiyoruz ama ürettiklerimiz nitelikli çocuk kitabı olarak değerlendirilebilir mi, olmalı. Ebeveyn ya da öğretmen de çocuğun okuduğu kitaplarda sayı değil, nitelik aramalı. Çünkü iyi kitaplar okuyan çocuklar iyi okur olurlar. Nitelikli okur yetiştirmenin bir başka olmazsa olmazı çocuğu kitap seçiminde özgür bırakmak. Kitap okuma işini bir ödev, görev olmaktan çıkarmak gerekiyor. Çünkü çocuk, okuma eyleminden keyif aldığı için onu devam ettirmek ister. Aksi hâlde neden istesin ki… Kitaplardaki yaş grubu ayrımlarına da çok büyük anlamlar yüklememek lazım. 9 yaşındaki bir çocuk resimli kitap almak istiyorsa onu engellememek gerek. Demek ki o çocuğun okuma yolculuğunda okul öncesi dönemde bir şeyler eksik kalmış. Bırakalım tamamlasın. Veya okul öncesi çocuğumuz büyük kardeşinin kitabına ilgi duyuyor, (yaş grubuna göre sakıncalı bir durum yoksa) bırakalım incelesin. Nitelikli okur yetiştirme konusunda genel gözlemim ise şöyle: Çok erken yaşlarda kitapla kurdukları ilişki pozitif olan çocuklar nitelikli okur olma yolunda daha sağlam adımlarla ilerliyorlar. Önemli olan bu pozitif ilişkinin kitapla kurulan her tür etkileşimde ve sürekli olmasını sağlamak.

Gülsüm Sezgin (Yazar, editör)

Önemli olan çokluk değil nitelik

Fransız eğitim filozofu Jacotot “Özgürleştirmeksizin eğiten aptallaştırır.” diyor. Çocuklara okuma alışkanlığı edindirmek isteyenlerin ayırdına varması gereken şey, öncelikle bu olmalı bana kalırsa. Her şeyde olduğu gibi okurlukta da önemli olan çokluk değil, nitelik. Ama bunu derken de korkuyorum. Çünkü sonunda çocukların tepesinde sallanan yeni bir Demokles’in kılıcına dönüşüyor. Oysa zorlamadan, baskıya dönüştürmeden, alan açarak yol almak çocuk fıtratına en uygun olanı. Çocuğun nitelikli okur olması için yapılacak şeyler var elbette: Çocuğu tanıyın. Onunla iyi geçinin, sohbet edin, fikrini sorun, birlikte okuyun. Yazdıklarını okuyun. Okuyup beğendikleriyle ilgilenin. Bir şey söylemeye çalışmayın, onun söylediklerine dikkat kesilin. Anlattıklarına ilgi duyun, samimiyetle gülün. Çocuk sıkılıyorsa o kitap sıkıcıdır. Israr etmeyin, yeni bir kitapla tanışmasının yolunu açın. Bırakın çocuk seçsin. Başlarda yanlış kitaplar seçebilir. Alan açar ve güvenirseniz okudukça doğru seçimler yapmayı öğrenecektir. Her çocuk biriciktir. Seçimleri de öyle. Buna saygı duyun. Mesela çocuk futbola meraklıysa futbol konulu bir kitap, iyi bir başlangıç olabilir. Alışveriş merkezlerindeki kitapçıları yahut size yakın kütüphaneleri, ailece vakit geçirdiğiniz yerlerin arasına alın. Çocuklar oyun oynamayı sever. Okumayı oyunlaştırın. Okumanın artık yeni nesil yöntemleri var. Görmezden gelmeyin. Sosyal medyada gezinirken de pek çok farklı alanda nitelikli okumalar yapmak mümkün. Sesli kitap, podcast yahut YouTube videoları… Okumak istemiyorlarsa bırakın dinlesinler, seyretsinler. Önemli olan içeriğe ulaşmak; okumak, dinlemek yahut seyretmek bir araç.

Melih Tuğtağ (Yazar)

Her çocuğun kitap okuması şart değil

Öncelikle kitaptan muradımızın ne olduğuna karar vermeliyiz. Bu hedefi belirlemezsek kitaba bir ürün gözüyle bakmak zorunda kalırız. Her ortamda çocuklar kitap okusun diyoruz. Ne okuduğunun önemi yok, çocuğun ihtiyaçlarının önemi yok, sadece bir ezber ile çocuklar kitap okusun virdi çekiyoruz. Hâlbuki her çocuğun kitap okumasının şart olduğunu söyleyemeyiz. Önce istidat ve ihtiyaç çizelgesinde bir yere oturtmalı, sonra nicelik mi nitelik mi diye bir ayrıma gitmeliyiz. Burada mutabıksak ve evladımızın kitap okumaya ve kitapla yaşama dair bir yeteneği, isteği, yönelimi var ise; şimdi şunu konuşmalıyız: Hangi kitabı okumalı? Tabii ki “Ne okuduğunun önemi yok” denemez. Nitelikli eserler ile çocuklar buluşmalı. Zaten aksini verseniz de o çocuk reddeder. Peki neden bu kadar müspet olmayan, kötü kitap çok okunuyor, sorusu akla gelebilir. İşte bu noktada başta bahsettiğimiz yere geliyoruz: Kitap bizim neyimiz olur? Neden kitap okuyoruz? Herkes kitap okumalı mı? Kitap okumayı o kadar tinleştiriyoruz ki bazen, herkes kitap okumak zorunda hissediyor.

Deniz Mert İçöz (Nükleer fizikçi, yazar)

Çocuklara rehber olmalıyız

İlk emir “Oku!”. Okunun tam anlamı, bilgiye ulaş. Teknolojide meydana gelen gelişmeler sonucu son 20 yılda insanoğlunun elde ettiği bilgi miktarı, var oluşundan beri elde ettiği bilgiden kat ve kat daha fazla. Ve bu bilgi miktarının artmasıyla bilgiye erişmenin yolları da çoğalmış durumda. Bilgiye ulaşmanın hiçbir zaman modası geçmeyecek tek kaynağı olan kitaplar ise ne derece tercih ediliyor? Kitapların bilgiye ulaşma amacı olarak değil de okunmadığı zaman çocuklar için büyük bir eksiklik olduğunun görülmesini anlamış değilim. Hep anlatılır, duyarsınız. Falancanın çocuğu duvardan parça kopararak yiyor, yerden toprak alıp ağzına atıyor. Çünkü vücutta bir eksiklik söz konusu ve çocuk bunu istem dışı olarak tamamlıyor. Çocuklarımız da yaşadıkları çevrede her türlü bilgiye acıkmış durumda. Biz ebeveynler olarak onlara sadece doğru bilgiye nasıl ulaşılması gerektiğini gösteren rehberler olmalıyız. Bilgiye isterse kitaptan ulaşsın, isterse televizyondan belki de internetten. Nitelikli bilgi çocuğun ihtiyaç duyduğu bilgidir. Bilginin kaynağına takılmayın.

Sedir Kitap Kahve’deyiz!

Çocukları nitelikli kitaplarla buluşturalım demişken biz de buna uygun bir öneri yapmak istedik. Üsküdar Uncular Caddesi’nde kültürel ortamın gelişimine katkı sunmak amacıyla Erdem Yayınları tarafından açılan Sedir Kitap Kahve hem çocuk hem yetişkin okurun keyifle vakit geçireceği bir mekân. Hemen her ilgi alanına hitap eden yaklaşık 30 bin kitabın yer aldığı ve Erdem Yayınları’nın yıllara dayalı birikimiyle hazırlanan mekânda çocuk reyonu da olabildiğince renkli ve konforlu tasarlanmış. Sedir Kitap Kahve sadece bir kitapevi olarak hizmete sunulmamış. Burada çayınızı, kahvenizi yudumlarken arkadaşlarınızla sohbet edebilir, çalışabilir ya da özenle seçilmiş kitaplar arasından görerek, dokunarak, inceleyerek kitap seçmenin konforunu çocuklarınızla birlikte yaşayabilirsiniz.

Kitap kokusu şehre yayılıyor: Yayınevleri 2023’e hazır



Çok Okunanlar

2024-09-19 20:11:53