Muristek
Sahan Grup Yönetim Kurulu Başkanı ve Gaziantepli iş adamı Tahir Tekin Öztan Dünya gazetesinden duayen Gazeteci Faruk Şüyün ile ses getirecek bir röportaj gerçekleştirdi.
Gaziantep’in tanınmış iş insanı Tahir Tekin Öztan Dünya gazetesinden gazeteci Faruk Şüyün ile gerçekleştirdiği keyifli röportaj da kebap ile ilgili doğru bilinen yanlışlara değindi.
İnsanların kebap deyince yağlı ve soğanlı bir şey düşündüğünü belirterek bunun bilinen en büyük yanlışlardan biri olduğunu ifade etti.
Kebap o kadar özel bir şey ki, insanların ateşi icat ettiklerinden beri var olan bir yemek kültürü olduğunu ve avladıkları hayvanların etlerini ateş başında pişirirken bir çember oluşturduklarını ve bu çemberde göz teması kurduklarını belirten Öztan bu göz temasının ilk sosyalleşme adımları olduğunu ve sosyalleşmenin adımlarının yine kebap sayesinde atıldığını belirtti.
‘Dünyanın birçok ülkesini gezdiğini belirten Öztan yabancıların barbekü bizim ise kebap olarak adlandırdığımız bu özel yemek kültürünün dünya da en iyi kimin yaptığı konusunda yerinde yaptığım araştırmalarım sonucunda bulduğum cevabın dünyanın en zengin mutfak kültürüne sahip olan ülkemize ait olduğunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim’ diyerek sözlerine devam etti.
Tahir Tekin Öztan kebabın zaman içinde geliştiğine, bugün yalnızca ateş üzerinde pişen et olmadığına dikkat çekiyor. Etin cinsinin, yağ oranının, marinasyonunun, mangalın yakılma biçiminin önemli olduğuna dikkat çekiyor.
Her kebabın kendi başına bir kültür olduğunu vurgulayan Öztan her yörenin kendine ait kebap kültürü olduğunu ancak hepsinin ortak özelliklerinin ateş üzerinde pişmesi olduğunu da sözlerine ekledi.
Kebap Kültürünün dünyaya daha fazla tanıtılması gerektiğini vurgulayan Öztan bu konuda devlet desteğinin çok önemli olduğunu aynı zamanda yurt dışında bilinen mutfak kültürlerinin tanıtımında devlet desteğinin oldukça fazla olduğunu vurguladı.
Mutfağımız için en iyi mutfaklardan biri diyorlar, hayır en iyi mutfak. Çünkü her mutfağımız kendi başına bir lider. Her yörenin mutfağının mimari ve gastronominin yarattığı gelişimi ile bir ülkeye bedel olduğunu vurgulayan Öztan bu konuda herkesin üzerinde mutabık kalacağı ustalar, şefler ve akademisyenlerden oluşan bir milli takımın kurulması gerektiğini, yapılacak çalışmalar ve Türk mutfağımıza özgü reçeteleri ile yemek kültürümüzün çok daha net reçeteler ile ortaya çıkacağına inandığını belirterek sözlerini tamamladı.