Muristek
8 Mart özel çalışmamızın tek erkek konuğu Plastik ve Estetik Cerrah Dr. Ertan Günal ile iş yaşamını, yaptığı çalışmaları ve kadına erkek şiddetini konuştuk. Dr. Günal’a içtenlikle verdiği cevaplar için teşekkür ederiz.
Ertan Bey kendinizden bahseder misiniz?
Gaziantepliyim. İlk, orta ve lise eğitimimi Gaziantep’te aldıktan sonra Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde temel tıp eğitimi aldım. 2006 yılında Gaziantep Üniversitesi’nde plastik rekonstrüktif ve estetik cerrahi anabilim dalında uzmanlık eğitimine başladım. 2011 yılında asistanlığımı bitirdim. Mecburi devlet hizmetim ve iki yıllık özel hastane deneyiminden sonra kendi muayene mi açtım ve yedi yıldan beri de kendi kliniğimde hizmet vermekteyim. Evliyim ve bir kız çocuğum var.
Bu çalışmada tek erkek konuksunuz neler düşünüyorsunuz?
Bu çalışmada yer almaktan çok mutluyum. Tek erkek olmak gurur verici ama tabi ki kadınlar ve problemleri hakkında erkekler fikirlerini açıkça söylemeli. Çünkü erkekler bu meselesinin bir parçası.
Yaptığınız iş gereği genelde kadınlarla iletişim halindesiniz. Bu durum sizin üzerinizde nasıl bir etki bırakıyor? Kendiniz mi oluyorsunuz yoksa onlara mı benziyorsunuz?
Bu meslekte çok sayıda farklı kadın hastam ile tanıştım hala da tanışıyorum. Estetik cerrah, hastasının beklentilerini iyi anlamalı ve hastaya neler vereceğini iyi anlatabilmeli hatta hastaların ruh hallerini de iyi tahlil etmeli. Bu da kısa sohbetler ile oluyor. Onları anlamaya çalışmak ve kadınları mutlu etmeye çalışmak tabii ki beni de mutlu ediyor. Bazen çok yıprandığım da oluyor. Çünkü kliniğime gelen kadınlar genelde vücutlarının bir bölgesinden mutlu olmayan kadınlar, hatta bazen bu problemleri takıntı haline getirmiş hastalar. Bu tür hastaları rahatlatmak zorlayıcı bir süreç. Kadınları anlamaya çalışan ve empati yapan bir plastik cerrah olmaya çalışıyorum.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü bir erkek olarak siz de ne gibi çağrışımlar uyandırıyor?
Emeği sömürülen veya şiddete uğrayan kadınları görmem bana adaletsizliği çağrıştırıyor.
Kadınların özgürleşmesi için “Erkeklerin içindeki erkeklik kodlarını öldürmesi gerektiğini düşünen biriyim” siz içinizdeki erkekliği öldürdünüz mü?
İçimdeki erkek neden kötü olsun ki? Kadınların özgür olması için erkeklerin içindeki erkekliği mi öldürmesi gerekiyor? Yoksa kadınların içindeki genetik olarak domestik kadının mı? Bence bunun cinsiyet ile bir alakası yok haksızlık yapan şiddet uygulayan ya da bunlara göz yuman herkeste problem var. Kadına özgürlüğünü bir erkek veremez, vermemeli de. Özgürlük verilen bir şey olduğunda zaten özgürlük olmuyor yine verene bağımlı kalıyorsunuz. Emperyalizm yani.
Erkekler neden kadınlara şiddet uygular? Bu konuda neler düşünüyorsunuz?
Tabi bu bir güç ilişkisi. Fiziksel veya sosyal gücü elinde tutan tarafın bu gücü kötüye kullanması. Dünyada bunu devletler, patronlar, askerler, siyasetçiler, kardeşler, erkek olan herkes yapıyor. Eğitimsiz ve donanımsız insanlık tarihi bu durumun örnekleriyle dolu. Bizim toplumumuzda da çocukluğundan beri kral gibi büyütülen erkek, bir problemin çözümünde kadınla medeni yollarla, zekâsı ile baş edemediğinden elindeki gücü kötüye kullanıyor.
Kadın mücadelesi sizce nasıl toplumsal özgürlüğe kavuşur mu? Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Dünyada kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilen ilk ülke olmamıza rağmen şu an kadın hakları konusunda Avrupa’nın çok gerisindeyiz. Bu kadın-erkek problemi değil bu toplumun problemi. Toplumun geneli düzgün eğitim aldığında toplumdaki birçok problem gibi kadına şiddet eylemi de azalacaktır.