Eğitim >> Milliyet Eğitim


Periyodik Tablo ve Grup İsimleri: Periyodik Cetveldeki Elementlerin Özellikleri Nelerdir?


Link [2022-02-01 20:51:09]



Periyodik tablo kimyasal elementlerin sıralandırıldığı tabloya denir. Elementler artan atom numarasına veya proton sayısına göre sıralanmıştır. Toplamda 118 element bulunur. Özellikle sayısal öğrencilerin en çok karşısına çıkan konulardan bir tanesidir. Kimya dersi ile yakından alakalı olan periyodik tablo, periyodik cetvel, periyodik çizelge, periyodik sistem, element tablosu gibi pek çok farklı adlarla da bilinmektedir.

Periyodik Tablo ve Grup İsimleri

Kimyasal elementlerin sınıflandırılması için oluşturulan periyodik tablo sıralaması elementlerin artan atom numaralarına göre yapılır. Her kimyasal elementin atom numarası farklıdır. Toplamda 118 adet element vardır. Söz konusu elementlerden 94 tanesi dünya üzerinde bulunmaktadır.

Periyodik tabloda dikey sütunlara grup denir. Aynı grupta olan elementlerin kimyasal özellikleri benzerdir. Aşağı doğru dikeyce indikçe özellik yoğunlaşır ve belirginleşir. Bir A grubuna ait elementin son katmanında kaç elektron varsa grup sıralaması da odur. Örneğin, berilyum (Be) atomunun son katmanında 2 elektron vardır ve bu atom 2A grubunun elementi olur.

Bir gruptaki elementlerde yukarıdan aşağıya doğru inildiğinde Atom yarıçapı artar, iyonlaşma enerjisi ve elektronegatiflik ise azalır.

Periyodik tabloda 8 tane A 8 tane de B grubu vardır. A grubu elementlerine baş grup elementleri de denir. Bazı grupların özel adları şöyledir.

1A grubu Alkali metal'ler denir. Hidrojen hariç hepsi metaldir. 2A grubu Toprak alkali metalleri denir. Hepsi metaldir. 3A grubu Toprak metalleri (ya da Bor grubu) olarak adlandırılır. 4A Karbon grubu olarak adlandırılır. 5A Azot grubu (ya da nitrojen grubu) olarak adlandırılır. 6A Oksijen (ya da Kalkojen) grubu olarak adlandırılır. 7A grubu Halojenler olarak adlandırılır. 8A grubu Soygazlar bu grupta yer alır.

B grubu elementlerinin tamamı metaldir. B grubu elementlerine geçiş metalleri de denir. B grubunun 2 ilginç özelliği vardır. 2A grubu ile 3A grubu arasında yer alır.

1B'den başlamaz. 3B ile başlar. (2A dan sonra geldiğinden) 2B ile biter. (2B den sonra 3A gelir).

8B grubu yan yana 3'lü element gruplarından oluşur. 8B grubunda dikey benzerlikler yatay benzerliklerden daha önemlidir.

Periyodik Cetveldeki Elementlerin Özellikleri Nelerdir?

1. Hidrojen (H)

Hidrojen, periyodik tablonun 1. periyodunun 1. grubunda yer alan bir elementtir. Hidrojenin atom numarası 1'dir. Hidrojen, H sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Standart sıcaklık ve basınç altında renksiz, kokusuz, metalik olmayan, tatsız, oldukça yanıcı ve H2 olarak bulunan bir diatomik gazdır. 1,00794 g/mol'lük atomik kütlesi ile tüm elementler arasında en hafif olanıdır. Hidrojenin adı, Yunancada "su oluşturan" anlamına gelen idrogono kelimesinden gelir.

Hidrojen, evrenin kütlesinin %75'ini oluşturan ve evrende en çok bulunan elementtir. Ana hatta bulunan yıldızların çoğunluğu, plazma hâlinde olan hidrojenden oluşur. Elementel hidrojen Dünya'da az bulunur. Endüstride metan gibi hidrokarbonlardan üretilebildiği gibi, pahalı olsa da suyun elektrolizinden de üretilebilir.

2. Helyum (He)

Helyum, periyodik tablonun 1. periyodunun 18. grubunda yer alan bir elementtir. Helyumun atom numarası 2'dir. Helyum, He sembolü ile gösterilir ve soy gazdır.

Evrende hidrojenden sonra en yaygın bulunan ikinci elementtir.

Büyük Hadron Çarpıştırıcı’daki, uydu araçlarındaki, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) sistemlerindeki süperiletken mıknatısları soğutmak için kullanılır.

Çok çabuk genleştiği için taşıtlardaki hava yastıklarını şişirmek için kullanılır.

Dalgıçlar ve basınç altında çalışanlar için üretilen yapay atmosfer %80 helyum, %20 oksijen karışımından oluşur.

Mağaza ve marketlerde kullanılan barkod okuyucularda helyum-neon gaz lazerleri kullanılır.

3. Lityum (Li)

Lityum, periyodik tablonun 2. periyodunun 1. grubunda yer alan bir elementtir. Lityumun atom numarası 3'tür. Lityum, Li sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Doğada saf metal hâlde bulunmaz, bileşikler içinde bulunur. En önemli kullanım alanı cep telefonları, dizüstü bilgisayarlar, dijital fotoğraf makineleri vb. elektrikli cihazların şarj edilebilir pilleridir. Alüminyum ve magnezyumun sertliğini artırmak ve ağırlıklarını düşürmek için lityumlu alaşımları üretilir. Bu alaşımlar hava taşıtlarında ve yüksek hızlı trenlerde kullanılır. Psikiyatrik ilaçlarda az miktarda lityum karbonat kullanılır ancak fazlası zehirlidir.

4. Berilyum (Be)

Berilyum, periyodik tablonun 2. periyodunun 2. grubunda yer alan bir elementtir. Berilyumun atom numarası 4'tür. Berilyum, Be sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Adını bulunduğu değerli taş olan berilden alır. Yer kabuğunda farklı minerallerde bulunur. Zümrüt ve akuamarin berilyum içeren değerli taşlardır.

Berilyum ve bileşikleri zehirli ve kanserojendir. Berilyum tozunun dumanının solunması akciğerlerde berillioz denilen kalıcı hasara yol açar.

Hava taşıtları, uzay araçları, füzeler ve iletişim uydularında berilyum alaşımları kullanılır.

Nükleer reaktörlerde yansıtıcı ya da nötron düzenleyici olarak kullanılır.

5. Bor (B)

Bor, periyodik tablonun 2. periyodunun 13. grubunda yer alan bir elementtir. Borun atom numarası 5'tir. Bor, B sembolü ile gösterilir ve yarı metaldir.

Yer kabuğunda farklı minerallerde bulunur. Dünya üzerindeki bor rezervlerinin %73'ü Türkiye'de bulunur. Tinkal, kolemanit, kernit ve boraks bor içeren minerallerdir.

Zehirli olarak değerlendirilmese de yüksek dozda alımı metabolizmayı olumsuz etkileyebilir. Ortalama bir insan, günlük yiyeceklerinden 2 mg bor alabilir.

Bitki hücrelerinin duvarlarının önemli bir bileşenidir.

Borlu bileşikler göz damlaları, antiseptik çözeltiler ve çamaşır deterjanlarında kullanılır. Ayrıca cam ve fayansların da dayanıklılığını artırırlar.

Bor-10 izotopu nötronları soğurabildiğinden nükleer reaktörlerde ve nötron algılayıcı cihazlarda kullanılır.

6. Karbon (C)

Karbon, periyodik tablonun 2. periyodunun 14. grubunda yer alan bir elementtir. Karbonun atom numarası 6'dır. Karbon, C sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

*Karbon 3825ºC'de süblimleşir yani katı hâlden doğrudan gaz hale geçer.

**Elmas için 3513 g/cm3, grafit için 2,2 g/cm3'tür.

Elmas doğadaki en sert doğal malzeme olması ile bilinir ancak yeterince ısıtıldığında yanarak karbondiokside dönüşür ve gözden kaybolur. Elmasın saf karbon olduğu 1796’da bir yanma tepkimesiyle doğrulandı.

Saf karbon doğada çeşitli biçimlerde bulunur. Elmas, karbon atomlarının üç boyutta kristal yapı içinde düzenlenmesiyle oluşur. Hayli yumuşak bir malzeme olan grafitte ise karbon atomları iki boyutlu katmanlar içinde düzenlenir ve farklı katmanlar arasındaki bağlar zayıftır.

Endüstriyel elmaslar kayaçları kesmek ve delmek için matkap gibi aletlerde kullanılır.

Grafit, kurşun kalemlerde; aktif kömür (siyah renkte bir tür hafif karbon), filtreleme ve saflaştırmada kullanılır.

Fosil yakıtlarda bulunan hidrokarbonlar (karbon ve hidrojenden oluşan bileşikler) genellikle yakıt olarak kullanılsa da petrokimya endüstrisinde plastik, boya, polimer vb. üretiminde de kullanılır.

Çok dayanıklı ve hafif bir malzeme olan karbon fiber, kayak malzemesi ve olta gibi spor malzemelerinin yanı sıra roket ve hava taşıtlarında, yanmaz tekstil malzemeleri üretiminde kullanılır.

İki boyutlu malzemelerin bir örneği olan grafende, karbon atomları tek bir katman içinde düzenlenir. Grafen kullanılarak üretilen karbon nanotüpler ve atom ölçeğinde inceliğe sahip yüzeylerden, elektronik endüstrisindeki ve nanoteknolojideki araştırmalarda yararlanılıyor.

Bir sera gazı olan karbondioksit yeryüzünün yaşama elverişli bir sıcaklığa sahip olmasına katkıda bulunuyor. Ancak çağımızın en önemli çevre sorunlarından biri olan küresel iklim değişikliğinin ana sebeplerinden biri de insan etkinlikleri nedeniyle atmosferdeki karbondioksit oranının artmasıdır.

7. Azot (N)

Azot, periyodik tablonun 2. periyodunun 15. grubunda yer alan bir elementtir. Azotun atom numarası 7'dir. Azot, N sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Atmosferdeki havanın %78’i azottur. Azotun canlılar tarafından doğal yollarla taşınıp dönüştürülmesine “azot döngüsü” denir.

Kimya endüstrisinde gübre, naylon, boya ve patlayıcı yapımında kullanılır.

Azot gazı tepkimelere girmeye karşı isteksiz olduğu için yiyeceklerin uzun süre saklanmasında, diot ve transistör gibi elektroniklerin üretiminde kullanılır.

Sıvı azot ile temas ettiğinde canlı hücreler saniyeler içinde dondurulabilir.

8. Oksijen (O)

Oksijen, periyodik tablonun 2. periyodunun 16. grubunda yer alan bir elementtir. Oksijenin atom numarası 8'dir. Oksijen, O sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Suda kolayca çözünebilmesi oksijen solunumu yapan canlıların suda yaşamasını mümkün kılar.

Atmosferin %21’i oksijendir. Bu oran solunumun zorlaştığı %17’lik ve çoğu organik bileşiğin tutuştuğu %25’lik oranların tam ortalamasıdır.

Endüstrideki en yaygın kullanım alanı çelik üretimidir.

Metalleri kesmeye yarayan oksijen tabancalarında oksijen gazı kullanılır.

9. Flor (F)

Flor, periyodik tablonun 2. periyodunun 17. grubunda yer alan bir elementtir. Florun atom numarası 9'dur. Flor, F sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

İkinci Dünya Savaşı’na kadar endüstriyel amaçlarla büyük miktarda flor üretimi yapılmıyordu. İkinci Dünya Savaşı sırasındaki atom bombası geliştirme çabaları ve diğer nükleer enerji projeleri yüksek miktarda flor üretimini gerekli kıldı. Bu tarihten önce buzlu cam üretiminde ve kaynak yapımında flor tuzları kullanılıyordu. Günümüzde nükleer enerji santrallerine uranyum yakıtı hazırlayan tesislerde uranyum izotoplarını ayrıştırmak için uranyum florür (UF6) bileşiği kullanılır.

Isıya dayanıklı plastiklerde, teflon kaplamalarda, kablo izolasyonu ve izolasyon bantları ile su geçirmez ayakkabı ve giysilerdeki Gore-Tex ürünlerde kullanılır.

Diş çürüklerini önlediği düşünüldüğü için içme sularına 2 mg/l’den az olmak üzere flor tuzları (metal-flor bileşikleri) katılır. Diş macunlarında da florür bulunur. Fazla miktardaki florür zehirlidir. Saf flor ise çok zehirlidir. Hidorflorik asit (HF), camı çözen tek asittir.

10. Neon (N)

Neon, periyodik tablonun 2. periyodunun 18. grubunda yer alan bir elementtir. Neonun atom numarası 10'dur. Neon, Ne sembolü ile gösterilir ve soy gazdır.

Doğada atmosferde ve kayaçların içinde hapsolmuş şekilde bulunur. Kararlı bir bileşiği yoktur.

Kütle numaraları 21, 22 ve 23 olan üç doğal izotopu bulunur. Neon birden fazla izotopunun kararlı olduğu anlaşılan ilk elementtir.

Zehirli değildir.

En yaygın kullanımı reklam panolarındaki “neon ışıkları” şeklindedir. Vakumlanmış bir tüpe doldurulan neon kırmızımsı turuncu renkte ışık yayar. Yalnızca kırmızı renkli pano ışıklarında saf neon bulunur.

Yıldırımsavarlarda, dalış ekipmanlarında ve lazerlerde kullanılır.

Sıvı neon önemli soğutuculardandır. Sıvı hidrojenden üç kat, sıvı helyumdan ise kırk kat fazla soğutma kapasitesi vardır.

11. Sodyum (Na)

Sodyum, periyodik tablonun 3. periyodunun 1. grubunda yer alan bir elementtir. Sodyumun atom numarası 11'dir. Sodyum, Na sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Sodyum metali bazı nükleer reaktörlerde soğutucu olarak kullanılsa da sodyum tuzlarının kullanım alanı saf metalden daha fazladır.

Vücudumuzda sinir hücrelerinde sinyallerin iletilmesinin yanı sıra kan ve dokulardaki su seviyesinin düzenlenmesi gibi pek çok metabolik süreçte rol alır.

En yaygın sodyumlu bileşik, sofra tuzu olarak bilinen sodyum klorürdür. Ayrıca sodyum karbonat tuzu da yaygındır. Çamaşır sodası ya da su yumuşatıcı olarak kullanılır. Sodyum klorür ve sodyum karbonat tarih öncesi çağlardan beri bilinip kullanılsa da saf sodyumun elde edilmesi ancak 1807 yılında elektrik akımının kullanılmasıyla mümkün oldu.

12. Magnezyum (Mg)

Magnezyum, periyodik tablonun 3. periyodunun 2. grubunda yer alan bir elementtir. Magnezyumun atom numarası 12'dir. Magnezyum, Mg sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Magnezyumun yoğunluğu alüminyumdan az olduğu için alüminyumla birlikte kullanıldığında ağırlığını fazla artırmadan sağlamlaştırır. Bu alaşımlar hava taşıtları ve araba üretiminde kullanılır.

Magnezyum çok çabuk tutuşup kıvılcımlar çıkararak yandığı için havai fişek ve yıldızsaçan gibi kıvılcım çıkaran ürünlerde kullanılır.

Bununla birlikte tuğlaları ve çeşitli boyaları ateşe dayanıklı hâle getirmek için kullanılır.

İçinde magnezyum bulunan lüle taşı (magnezyum silikat) çeşitli süs eşyalarının yapımında kullanılır.

Vücudumuzda yüzlerce enzimin çalışmasında rol alır ve kemikleri sağlamlaştırır.

Fotosentezi gerçekleştiren klorofil molekülünde magnezyum bulunur. Magnezyum olmasa fotosentez gerçekleşemez ve bildiğimiz anlamıyla bugün Dünya’daki biyolojik yaşam var olamazdı.

13. Alüminyum (Al)

Alüminyum, periyodik tablonun 3. periyodunun 13. grubunda yer alan bir elementtir. Alüminyumun atom numarası 13'tür. Alüminyum, Al sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Yer kabuğunda en yaygın bulunan metaldir. Doğada çoğunlukla bileşikleri şeklinde bulunur.

Alüminyum yoğunluğu az, ısıyı iyi ileten, paslanmaya dayanıklı ve şekillendirmesi kolay olan bir elementtir.

Zehirli değildir.

Yiyeceklerle aldığımız alüminyumun çok azı emilir. Ortalamadan fazla alüminyum içeren yiyecekler şunlardır: çay, işlenmiş peynir ve mercimek. İçinde asitlik düzeyi yüksek yiyecekler pişirilmediği müddetçe alüminyum kaplarda pişirilen yemekler aldığımız alüminyum miktarını etkilemez.

Saf alüminyum yeterince dayanıklı değildir. Ancak alüminyum içeren alaşımlar mutfak gereçlerinden hava taşıtlarına, içecek kutularından alüminyum folyolara pek çok sektörde kullanılır.

14. Silisyum (Si)

Silisyum, periyodik tablonun 3. periyodunun 14. grubunda yer alan bir elementtir. Silisyumun atom numarası 14'tür. Silisyum, Si sembolü ile gösterilir ve yarı metaldir.

Silisyum yer kabuğunda en yaygın bulunan ikinci elementtir.

Silisyum bir yarı metaldir. Bilgisayar ve elektronik cihazların üretiminde yüksek saflıkta silisyum kullanılır. Silisyumun elektriksel özelliklerini kontrol etmek amacıyla içine az miktarda bor, galyum, fosfor ya da arsenik katılır.

Silikon (bir tür polimer) üretiminde kullanılır.

Silikon kauçuk banyolarda, pencere kenarlarında, boru sistemlerinde ve çatılarda su geçirmez yalıtım malzemesi olarak kullanılır.

Granit ve bazı diğer kayaçlar karmaşık silikatlardır ve inşaat sektöründe yoğun olarak kullanılırlar. Silisyum elementi barındıran kum ve kil ile beton ve çimento hazırlanır. Kum ayrıca camın da ana ham maddesidir.

Silisyum, silikat hâli ile çömlekçilikte, emaye mutfak gereçlerinde ve ısıya dayanıklı seramiklerde kullanılır.

Silisyum zehirli olmamasına rağmen belirli silikatların, örneğin asbestin, kanserojen etkisi vardır. Silisyumlu tozlara maruz kalan maden ve taş işçilerinde silikoz denilen tehlikeli bir akciğer hastalığı görülebilir.

Taş Devri'nde kullanılan ilk aletlerden olan çakmak taşları silisyumun oksitlenmiş hâli olan silika bazlı kayaçlardandır.

15. Fosfor (P)

Fosfor, periyodik tablonun 3. periyodunun 15. grubunda yer alan bir elementtir. Fosforun atom numarası 15'tir. Fosfor, P sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Doğada çoğunlukla kırmızı ve beyaz fosfor olmak üzere iki şekilde bulunur. Beyaz fosfor zehirlidir ve ciltle teması ciddi yanıklara sebep olabilir. Karanlıkta parlar ve havayla temas ettiğinde kendiliğinden tutuşabilir. Kırmızı fosfor ise zehirli değildir.

Beyaz fosfor ışık yayan ve yakıcı aletlerde kullanılır.

Kibritlerin tutuşturmak amacıyla kullanılması için kibrit kutularının kenarlarında bulunan malzemenin içinde kırmızı fosfor da vardır.

Fosforun en yaygın kullanım alanı gübre sanayiidir. Ayrıca belirli özelliklere sahip cam ve porselen yapımında da kullanılır.

Canlılarda DNA ve RNA’nın yapısında bulunur. Ayrıca canlılarda enerji transferinin gerçekleşmesini sağlayan ATP (adenozin trifosfat) molekülünün temel bileşenidir

16. Kükürt (S)

Kükürt, periyodik tablonun 3. periyodunun 16. grubunda yer alan bir elementtir. Kükürtün atom numarası 16'dır. Kükürt, S sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Sarı renkte, kristal şeklindedir ve çürük yumurta gibi kokar.

Kükürt tüm canlılar için hayati önem taşır. Amino asitlerden protein üretilmesi için gereklidir.

Kükürt zehirli değildir ancak karbon disülfür, hidrojen sülfür ve sülfür dioksit zehirlidir. Özellikle hidrojen sülfür solunum felcine sebep olarak ölüme yol açabilir.

Kömürle rafine edilmemiş yağın yakılması ile sülfür oksit açığa çıkar. Atmosferdeki sülfür dioksit asit yağmurlarına neden olabilir. Rafine edilmemiş fosil yakıtların yakılması ile sülfür dioksit atmosfere karışabilir.

Kauçuğun sertleştirilmesinde, siyah barut üretiminde ve mantar önleyici olarak kullanılır.

Kükürtün en önemli kullanım alanı sülfürik asit üretimidir. Sülfürik asitten de en çok gübrelerdeki fosfatı elde etmek için kullanılan fosforik asidin üretiminde yararlanılır.

Merkaptan denilen kükürtlü bileşikler doğal gaza eklenir. Keskin kokuları sebebiyle gaz kaçaklarının algılanmasını sağlarlar. Ayrıca haşere ve zararlı bitkileri öldürmek için üretilen kimyasal ilaçlarda ve gümüş parlatıcılarda da merkaptanlar kullanılır.

Kükürtlü bileşikler kâğıtları beyazlatmada kullanılır. Bu bileşikler gıda koruyucu, yüzey temizleyici ve deterjanlarda da kullanılır.

Çimento ve alçı üretiminde kullanılmak üzere her yıl yüz milyon ton civarında kalsiyum sülfat minerali çıkarılır.

17. Klor (Cl)

Klor, periyodik tablonun 3. periyodunun 17. grubunda yer alan bir elementtir. Klorun atom numarası 17'dir. Klor, Cl sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Yeşilimsi sarı renkte bir gazdır.

Klorür iyonu yaşam için gereklidir. Eksi yüklü bir iyon olan klorür hücre sıvısında pozitif yüklü iyonları (özellikle potasyumu) dengelemek için kullanılır. Kanda da pozitif yüklü iyonları (özellikle sodyumu) dengeler.

Günlük klorür ihtiyacımızın çoğunu tuzdan karşılarız. Günlük 6 gram civarı tuz tüketmemize rağmen aslında ihtiyaç duyduğumuz tuz bunun yarısı kadardır.

Doğada saf hâlde bulunmaz, bileşikler içinde bulunur. Çoğunlukla tuz yataklarından elde edilir. Sodyum klorür kolay çözünen bir tuz olduğu için suyla karışıp deniz ve okyanuslarda birikir. Şimdi tuz yatağı olarak gördüğümüz maden ve göller, buharlaşan eski denizlerin kalıntılarıdır.

Zehirli bir gazdır.

Birinci Dünya Savaşı sırasında kimyasal silah olarak kullanıldı.

Bakterileri de öldürdüğü için içme suyu ve yüzme havuzu suları için dezenfektan olarak kullanılır.

Her yıl üretilen klorun %20’si PVC (polivinil klorür) üretiminde kullanılır. PVC pencere pervazı, elektrik yalıtımı, su borusu gibi farklı kullanım alanları olan çok amaçlı, polimer türü bir malzemedir.

Klorun bir diğer kullanım alanı da organik kimyadır. İlaçlardaki etken maddelerin %85’inin üretiminde klor veya klorlu bileşikler kullanılır.

Eskiden klor, kuru temizleme işlemlerinde yararlanılan karbon tetraklorür yapımında ve kloroform adında bir anestezik üretiminde yaygın olarak kullanılırdı. Ne var ki bu kimyasal maddelerin karaciğere ciddi hasarlar verdiği anlaşılınca kullanımları kısıtlanıp kontrol altına alındı.

18. Argon (Ar)

Argon, periyodik tablonun 3. periyodunun 18. grubunda yer alan bir elementtir. Argonun atom numarası 18'dir. Argon, Ar sembolü ile gösterilir ve soy gazdır.

Argon %0,94 ile atmosferde en yaygın bulunan üçüncü gazdır.

Argon; renksiz, kokusuz ve diğer bileşiklerle hiçbir şekilde tepkimeye girmeyen bir gazdır. Genellikle etkileşimsiz bir atmosfer oluşturmada kullanılır. Titanyum ve kimyasal tepkimelere girmeye istekli diğer elementlerin elde edilmesinde argondan faydalanılır.

Kaynak yapılan bölgenin oksitlenmesini engellemek için kaynak tabancalarında kullanılır.

Üzerinden akım geçtiğinde ışık yayan ince tellerin (filaman) oksijenle tepkimeye girip aşınmasını engellemek üzere akkor lambalarda kullanılır.

Floresan ve enerji tasarruflu lambalarda genellikle argon gazı bulunur. Lamba yakıldığında gazdan elektrik akımı geçer ve morötesi ışık yayılır. Lambanın içindeki kaplama malzemesi bu morötesi ışığı parlak görünür ışığa dönüştürür.

Çift katmanlı camları olan yalıtımlı pencerelerde katmanların arasında argon gazı bulunur. Bazı arabaların lastiklerinde de argon bulunabilir. Bu sayede lastik korunur ve tekerlek gürültüsünün önüne geçilir.

19. Potasyum (K)

Potasyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 1. grubunda yer alan bir elementtir. Potasyumun atom numarası 19'dur. Potasyum, K sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Yaşam için olmazsa olmaz elementlerdendir. Bütün hücrelerde potasyum bulunur. Sıvı ve elektrolit dengesini sağlar.

Potasyum bakımından zengin gıdalar muz, sardalya, fındık, kuru üzüm, patates, çikolata ve çözülebilir kahvedir.

Bitkiler önemli potasyum kaynaklarıdır, potasyumu doğrudan topraktan alırlar. Her yıl hasat yapılan tarım arazilerinde toprağa potasyumlu gübreler karıştırmak gerekir.

Okyanuslarda potasyum tuzları da vardır ancak sodyum tuzlarına oranla bu tuzların miktarı çok düşüktür.

Doğal olarak oluşan potasyum-40 izotopu radyoaktiftir. Radyoaktivitesi yüksek olmamasına rağmen insanlardaki genetik mutasyonun doğal nedenlerinden biri olabilir.

En önemli kullanım alanı gübre sanayiidir. Nitrat, karbonat, klorür, bromür, siyanür ve sülfat iyonlarıyla oluşturduğu bileşikler de hayli önemlidir.

Potasyum karbonat cam üretiminde, potasyum hidroksit deterjan ve sıvı sabun yapımında, potasyum klorür ise ilaç yapımında ve serumlarda kullanılır.

20.Kalsiyum (Ca)

Kalsiyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 2. grubunda yer alan bir elementtir. Kalsiyumun atom numarası 20'dir. Kalsiyum, Ca sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Bütün canlılar için özellikle de kemikler ve dişlerin sağlıklı gelişimi için gereklidir. Kemiklerin temel bileşenlerinden biri kalsiyum fosfattır. Ortalama bir insanda 1 kg civarı kalsiyum bulunur.

Özellikle kadın ve çocukların kalsiyum açısından zengin gıdalar tüketmesi tavsiye edilir. Bu gıdalar arasında süt ve süt ürünleri, yapraklı yeşil sebzeler, balık, kuru yemiş ve çeşitli çekirdekler sayılabilir.

Doğada saf hâlde bulunmaz ancak yaygın olarak kireç taşı, alçı taşı, apatit gibi minerallerin içinde bulunur.

Toryum ve uranyum gibi metallerin elde edilmesinde kalsiyumdan yararlanılır. Ayrıca alüminyum, berilyum, bakır, kurşun ve magnezyum ile alaşımlar oluşturur.

Kalsiyum karbonat bazlı kireç taşları inşaatlarda doğrudan ve işlendikten sonra çimento olarak kullanılır.

Kalsiyum sülfat bazlı alçı taşı (jips) kayaçlarından üretilen alçılar hem inşaat malzemesi olarak hem de kırık tedavisinde kemiği sabitlemek üzere atel olarak kullanılır.

21. Skandiyum (Sc)

Skandiyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 3. grubunda yer alan bir elementtir. Skandiyumun atom numarası 21'dir. Skandiyum, Sc sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Kansere neden olduğu düşünülse de bu görüş henüz ispat edilebilmiş değil.

Skandiyuma yeryüzünün çok farklı coğrafyalarında rastlanır. 800’den fazla mineralde çok az miktarlarda bulunur. Özellikle İskandinavya’da bulunan çok nadir bir mineral olan tortveititin temel bileşenlerindendir.

Genellikle bilimsel araştırmalarda kullanılır. Bununla birlikte yoğunluğu neredeyse alüminyum kadar düşük ve kaynama noktası alüminyuma göre çok daha yüksek olduğu için alüminyumla oluşturduğu alaşımlar savaş uçaklarında, profesyonel bisiklet iskeletlerinde ve bazı diğer spor ekipmanlarında kullanılır.

Skandiyum iyodür, cıva buharlı lambalarda gün ışığına yakın renk vermesi için kullanılır. Gece vakti veya iç mekânlarda çekim yapılırken gün ışığı etkisi oluşturmada bu lambalardan faydalanılır.

Radyoaktif skandiyum-46 izotopu petrol rafinelerinde çeşitli kırılma hareketlerinin takibi ve ayrıca yer altında bulunan tesisatlardaki sızıntıların tespiti için kullanılır.

22. Titanyum (Ti)

Titanyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 4. grubunda yer alan bir elementtir. Titanyumun atom numarası 22'dir. Titanyum, Ti sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Sert, parlak ve dayanıklı bir metaldir.

Zehirli değildir.

Çelik kadar sağlam olmasına rağmen yoğunluğu çelikten düşüktür. Bu yüzden alüminyum, molibden ve demir gibi pek çok metalle alaşımı yapılır. Yüksek sıcaklıklara dayanıklı olan, yoğunluğu az bu materyaller uçaklar, uzay araçları ve füzelerde kullanılır. Bununla birlikte dizüstü bilgisayarlar, bisikletler ve koltuk değneklerinde de kullanılırlar.

Paslanmaya karşı dirençli olduğu için enerji santrallerinin boru sistemlerinde, gemilerin gövdesinde, denizaltılarda ve tuzlu suya maruz kalan diğer yapılarda kullanılır.

Titanyum metali kemikle fiziksel olarak uyumlu olduğu için ortopedik uygulamalarda ve implant diş tedavisi gibi alanlarda kullanılır.

Titanyumun en geniş kullanım alanı titanyum dioksit biçimindedir. Ev boyaları, resim boyaları, plastikler, emaye ve kâğıtlarda beyaz renk vermesi için kullanılan etkili bir kaplama malzemesidir. Kızılötesi ışınımı yansıttığı için ısının görüşü zorlaştırdığı Güneş gözlemevlerinde kullanılır. Titanyum dioksit morötesi ışığın cildimize ulaşmasını engellediğinden güneş kremlerinde kullanılır.

23.Vanadyum (V)

Vanadyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 5. grubunda yer alan bir elementtir. Vanadyumun atom numarası 23'dir. Vanadyum, V sembolü ile gösterilir ve metaldir.

İnsanlar da dâhil olmak üzere bazı canlılar için hayati önem taşır ancak çok az miktarda alınması yeterlidir. Örneğin günlük 0,01 mg vanadyum ihtiyacımızı fazlasıyla karşılar.

Vanadyum içeren birtakım bileşikler zehirli etki gösterebilir.

Dünya genelinde üretilen vanadyumun %80’i çelik üretiminde katkı maddesi olarak kullanılır. Vanadyum-çelik alaşımları hayli sağlamdır. Bu yüzden zırh kaplamalarında, otomobillerin motor aksamlarında kullanılırlar. %1 vanadyum ve %1 krom karıştırılarak çelik darbeye ve titreşime dayanıklı hale getirilir. Nötron soğurma özelliği düşük olduğundan nükleer reaktörlerde vanadyumlu alaşımlar kullanılır.

Vanadyum (V) oksit gümüşi renktedir. Seramik ve camlara renk vermek için kullanılır. Ayrıca süperiletken mıknatıslarda da kullanılır.

24. Krom (Cr)

Krom, periyodik tablonun 4. periyodunun 6. grubunda yer alan bir elementtir. Kromun atom numarası 24'dir. Krom, Cr sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Kromlu bileşikler parlak yeşil, sarı, kırmızı ve turuncu renk verici maddeler olarak kullanılır. Yakut kırmızı rengini kromdan alır, kromlu camların zümrüt yeşili rengi olur.

Vücutta glikozun kullanılmasını sağladığı için insanlar için hayati önem taşır. Yüksek miktarda alınması zehirler. Günde 1 miligram alınması yeterlidir. Buğday rüşeymi ve böbrek krom açısından zengindir.

Krom, çeliği sertleştirmek ve paslanmaz çelik üretmek için kullanılır.

Krom gümüşi renkte parlak bir metal olduğu için çelik krom kaplama ile parlatılır. Otomobillerde ve çeşitli banyo gereçlerinde de krom kaplama yapılabilir.

Derinin işlenmesinde krom kullanılır ancak zehirli olduğu için buna bir alternatif bulunmaya çalışılıyor.

25.Manganez (Mn)

Manganez, periyodik tablonun 4. periyodunun 7. grubunda yer alan bir elementtir. Manganezin atom numarası 25'dir. Manganez, Mn sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Manganez saf metal hâlinde kullanılamayacak kadar kırılgandır. Ancak çelik gibi alaşımlarda manganez bulunur. Dayanıklılığını, işlenebilirliğini ve sağlamlığını artırmak için çeliğe manganez eklenir. Alüminyum, antimon ve bakırla hayli manyetik bir alaşım oluşturur.

Manganez tüm canlılar için hayati önem taşır. Çeşitli enzimlerin yapısında manganez bulunur. Örneğin fotosentez sırasında su moleküllerinden oksijen üretilmesi sürecinde rol alan enzimde dört manganez atomu vardır.

Okyanus tabanlarında nodüller (temel olarak demir ve manganez oksitlerden oluşan, ancak içinde bakır, nikel, kobalt bulunan ceviz büyüklüğünde katı birikintiler) hâlinde bulunabilir.

Bazı topraklar manganez bakımından fakir olduğu için yetiştirilen bitkilerin manganezli gübrelerle desteklenmesi gerekir. Bununla birlikte otlayan hayvanların yemine de manganez karıştırılır.

İnsan vücudunda yaklaşık 12 miligram manganez bulunur. Kuru yemiş, tam tahıllı gevrek, buğday kepeği, çay ve maydanoz gibi gıdalardan günlük yaklaşık 4 miligram manganez alırız. Manganez kemiklere sertlik verir ve manganez eksikliği kemikleri kırılgan hâle getirir. Ayrıca B1 vitamininin vücutta işlenebilmesi için de manganez gereklidir.

Manganez (IV) oksit, içeriğindeki demir yüzünden yeşil renkte olan camları saydamlaştırmak için kullanılır.

Manganez sülfat, mantar öldürücü kimyasal maddelerde kullanılır. Manganez (II) oksit ise gübre ve seramiklerin üretiminde kullanılır.

Büyük oranda manganez (IV) oksit içeren piroluzit minarelleri yaklaşık 30.000 yıl önce mağara duvarlarına resim çizmek için kullanıldı.

26. Demir (Fe)

Demir, periyodik tablonun 4. periyodunun 8. grubunda yer alan bir elementtir.Demirinatom numarası 26'dir.Demir, Fe sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Demir, yer kabuğunda en yaygın bulunan ikinci metal ve dördüncü elementtir.

Dünya’nın çekirdeği büyük oranda demirden oluşur ve önemli miktarda (yaklaşık %4 oranında) nikel içerir.

Yaşam için gerekli bir elementtir ve zehirli değildir. İnsan vücudunda ortalama 4 gram demir bulunur ve bunun önemli bir bölümü kandaki hemoglobin moleküllerindedir. Hemoglobin, oksijeni ciğerlerimizden hücrelere taşır. Her gün en az 10-18 miligram demir almamız gerekir. Demir eksikliği anemiye neden olabilir.

Karaciğer, böbrek, pekmez, kakao ve meyan kökü gibi besinlerde fazlaca demir vardır.

Mısır’da MÖ 3500’lü yıllardan kalma demir nesneler bulunduysa da bileşimlerindeki demir oranı bunların Dünya’ya çarpan gök taşlarından üretildiğini gösteriyor. Hititlerin MÖ 1500 civarında demiri ilk eriten medeniyet olduğu düşünülüyor. Bu yeni ve dayanıklı metal Hititlere ekonomik ve politik güç kazandırmış ve böylece Demir Devri başlamıştır. Demirin çeşitli alaşımlarının farklı özelliklerde olduğu o dönemlerde de dikkat çekmişti.

Farklı demir alaşımları üzerine ilk kitap 1722’de René Antoine Ferchault de Réaumur tarafından yazıldı. Bu kitapta yazar, içerdiği karbon oranının demiri nasıl etkilediği üzerinde durur.

Tarihte bir başka önemli dönüm noktası olan Sanayi Devrimi de demire bağlı olarak gelişti.

Demir kolayca paslanmasına rağmen en önemli metaldir. Günümüzde işlenen metallerin %90’ı demirdir.

Demirin çoğu çelik hâline getirilir ve inşaatlarda kullanılır. Demirin çeşitli metallerle bir araya gelmesiyle farklı çeşitlerde çelik üretilir. Bunların en yaygını karbon çeliğidir.

Nikel, krom, vanadyum, tungsten, manganez gibi metallerle üretilen alaşımlar hayli sağlam olur ve işlenmeleri kolaylaşır. Köprülerden elektrikli aygıtlara, bisikletlerden kesici aletlere pek çok alanda kullanılırlar.

Demir döküm %3-%5 oranında karbon içerir ve boru, valf ve pompa üretiminde kullanılır. Çelik gibi sağlam olmasa da daha ucuz olduğu için tercih edilebilir.

Demirden ve demir içeren çeşitli alaşım ve bileşiklerden mıknatıs üretilebilir.

Amonyak üretiminde katalizör (tepkimenin daha hızlı gerçekleşmesini sağlayan ancak kendisi tepkimede harcanmayan maddeler) olarak demirden yararlanılır.

Akaryakıt üretiminde de kullanılır.

27. Kobalt (Co)

Kobalt, periyodik tablonun 4. periyodunun 9. grubunda yer alan bir elementtir.Kobaltınatom numarası 27'dir. Kobalt, Co sembolü ile gösterilir ve metaldir.

MÖ 1361-1352 yılları arasında hüküm süren Mısır Firavunu Tutankamon’un tabutunda kobaltla renklendirilmiş küçük mavi bir cam obje bulundu. Kobaltın bu tarihten önce bile Çin’de porselen yapımı için kullanıldığı biliniyor.

Kobalt hayati önem taşıyan bir elementtir, B12 vitamininin önemli bir bileşenidir. Vücudumuzda yalnızca 1 miligram bulunur ancak eksikliği önemli hastalıklara yol açabilir. Mineral eksikliklerini gidermek için belirli hayvanların yemlerine kobalt tuzları eklenebilir. Ne var ki yüksek dozda alınması hâlinde kansere yol açabilir.

Okyanus tabanlarında nodüller (temel olarak demir ve manganez oksitlerden oluşan, ancak içinde bakır, nikel, kobalt bulunan ceviz büyüklüğünde katı birikintiler) hâlinde bulunabilir.

Kobalt da demir gibi manyetik hâle getirilebilir ve mıknatıs yapımında kullanılabilir.

Alüminyum ve nikel alaşımları özellikle güçlü mıknatıslar elde etmek için kullanılır.

Erime noktası yüksek, dolayısıyla ısıya dayanıklı olduğu için jet türbinlerinde ve gaz türbin jeneratörlerinde kullanılır.

Gümüşi mavi rengi, sağlamlığı ve paslanmaya direnci nedeniyle kaplama malzemesi olarak da tercih edilir.

Boya, porselen, cam, çömlek ve emayelere mavi renk vermek amacıyla yüzyıllardır kobalt tuzları kullanılır.

Kobalt-60 izotopu radyoaktiftir, önemli bir gama ışını kaynağıdır ve kanser tedavisinde (radyoterapide) kullanılır. Bazı ülkelerde yiyecekleri ışınla steril hâle getirmek ve uzun süre saklamak amacıyla da kullanılır.

28. Nikel (Ni)

Nikel, periyodik tablonun 4. periyodunun 10. grubunda yer alan bir elementtir.Nikelinatom numarası 28'dir.Nikel, Ni sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Bitkilerin gelişimine katkı sağlayabilir ve bazı canlı türleri için hayati önem taşır. Ne var ki nikel içeren bazı bileşiklerin dumanının solunması kansere neden olabilir. Bazı insanlarda da nikel alerjisi vardır.

Nikelden tamamen kaçınmak neredeyse imkânsızdır. Besinlerimizle birlikte vücudumuza nikel alırız. Özellikle kuru fasulyede bulunur.

Nikelin azımsanamayacak bir miktarı Dünya’ya gök taşları ile ulaştı. Bunların en önemlilerinden biri milyonlarca yıl önce bugün Kanada sınırında bulunan Ontario’nun yakınlarına düştü. Dünya genelindeki nikelin yaklaşık %15’i bu bölgeden elde edilir.

Gök taşlarında demir ve nikel bulunur. Eski çağlarda insanlar bu alaşımı demirin paslanmayan üstün bir çeşidi olarak görüp kullandılar. Hatta Perulular bu metali gümüş zannediyordu.

Nikel paslanmadığından diğer metaller paslanmamaları için nikel ile kaplanır. Paslanmaz çelik yapımında da nikel kullanılır. Az miktarda silisyum, manganez ve demir de içeren nikel-krom alaşımları ısıya dayanıklı ve paslanmaz oldukları için tost makineleri ve elektrikli fırınlarda kullanılır.

Bir bakır-nikel alaşımı, tuzlu suyu tatlı suya çeviren tuz giderme tesislerinde kullanılır.

Nikel çeliği zırh kaplamalarında kullanılır.

Batarya ve pillerde de kullanılır. Şarj edilebilir nikel-kadmiyum piller ve hibrit araçlarda kullanılan nikel-metal hidrür piller bunlara örnektir.

Nikel uzun yıllardır bozuk paralarda da kullanılıyor. ABD’de “nikel” denilen 5 sentlik bozuk paranın %25’i nikel, %75’i bakırdır.

Doymamış yağların doymuş yağlara dönüştürülmesinde katalizör (kimyasal tepkimelerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlayan ancak kendisi tepkimede harcanmayan maddeler) olarak nikel de kullanılır.

Cam üretimi sırasında nikel eklenmesi cama yeşil renk verir.

29. Bakır (Cu)

Bakır, periyodik tablonun 4. periyodunun 11. grubunda yer alan bir elementtir.Bakırınatom numarası 29'dir.Bakır, Cu sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Bakır insanlar tarafından işlenen ilk metaldir. Kalayla bakırın karıştırılarak daha sağlam olan tuncun elde edilmesiyle Tunç Devri başladı.

Yaşamsal açıdan önemli bir elementtir. Yetişkin bir insanda enzimlerin hücrede enerji taşımasına yardımcı olması için günde 1,2 miligram bakıra ihtiyaç duyulur. Fazla miktarda alınması zehirli etkiye yol açabilir.

Vücutlarında oksijeni taşımak için kanda bulunan hemoglobin molekülündeki demiri kullanan memelilerin aksine, bazı kabuklu hayvanlarda aynı iş için bakırlı bileşikler kullanılır.

Para dökümlerinde bakır ile birlikte altın ve gümüş de kullanılırdı ancak bu metaller arasında en kıymetsizi bakır olduğu için bakır paralar daha yaygındı. Günümüzdeki bozuk paralarda da bakır kullanımı yaygındır.

Hem ısıyı hem de elektriği çok iyi ilettiği ve kolayca şekillendirilebildiği için bakırın en büyük kullanım alanı elektrikli aletler ve tellerdir. Bununla birlikte inşaatlarda ve sanayide kullanılan makinelerde de bakır vardır.

Tarım ilacı olarak ve su arıtmada algleri öldürmek için bakır sülfat kullanılır.

Bakırlı bileşikler şeker tespiti için yapılan kimyasal testlerde kullanılır.

30. Çinko (Zn)

Çinko, periyodik tablonun 4. periyodunun 12. grubunda yer alan bir elementtir.Çinkonunatom numarası 30'dir.Çinko, Zn sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Çinko yaşam için gerekli elementlerden biridir. 20’den fazla enzim için gereklidir. İnsan vücudunda yaklaşık 2,5 gram çinko vardır ve yiyeceklerden günde yaklaşık 15 miligram çinko alırız. Çinko bakımından zengin gıdalar ringa balığı, sığır eti, kuzu eti, ay çekirdeği ve peynirdir. Fazla miktarda alınması kansere sebep olabilir.

Çinko genellikle diğer metallerle birlikte kullanılır. Örneğin demirin paslanmasını önler. Bu yüzden en önemli kullanım alanlarından biri dökümlerdir. Bunlar otomobil parçalarında, elektrik ve donanım endüstrisinde kullanılır.

Çinko oksit boya, kauçuk, ilaç, plastik, mürekkep, sabun, pil, kumaş ve elektrik malzemesi üretiminde kullanılır.

Çinko sülfür parlak renkli boyalarda, floresan lambalarda ve X-ışını ekranlarda kullanılır.

31. Galyum (Ga)

Galyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 13. grubunda yer alan bir elementtir.Galyumunatom numarası 31'dir.Galyum, Ga sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Zehirli değildir.

Galyum arsenür (GaAs) yarı iletken özellikte bir malzemedir ve elektronik endüstrisinde kullanılır. Mars keşif aracındaki güneş panellerinde galyum arsenür vardır. Pek çok yarı iletkenin önemli bir bileşenidir.

Elektriği ışığa dönüştürebildiğinden LED’lerde kullanılır.

Galyum nitrür de yarı iletken özellikte bir malzemedir. Blu-ray (mavi ışın) teknolojisinde, cep telefonlarında, mavi ve yeşil LED lambalarda ve dokunmatik yüzeylerdeki basınç algılayıcılarda kullanılır.

Metallerin çoğu ile alaşım yapabilir. Özellikle erime sıcaklığı düşük alaşımlarda kullanılır.

32.Germanyum (Ge)

Germanyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 14. grubunda yer alan bir elementtir.Germanyumunatom numarası 32'dir.Germanyum, Ge sembolü ile gösterilir ve yarı metaldir.

Yarı metaldir.

Zehirli değildir. Bazı germanyumlu bileşiklerin, insanlar için çok zehirli değilken, belirli bakterilere karşı güçlü etki göstermesi nedeniyle ilaç endüstrisinde kullanılabileceği düşünülüyor.

Yarı iletken özellik gösteren saf germanyum eskiden arsenik, galyum ve başka elementlerle birlikte transistör üretiminde kullanılırdı. Günümüzde yarı iletken özellik gösteren başka malzemeler germanyumun yerini aldı.

Germanyum oksidin kırılma indisi yüksek olduğu için geniş açılı kamera mercekleri ve mikroskop lenslerinde kullanılır. Günümüzde germanyumun en geniş kullanım alanı merceklerdir.

Gümüşe çok az miktarda germanyum eklendiğinde kararması önlenir.

Hem germanyum hem de germanyum oksit kızılötesi ışınımı geçirdiklerinden kızılötesi tayfölçerlerde kullanılır.

33. Arsenik (As)

Arsenik, periyodik tablonun 4. periyodunun 15. grubunda yer alan bir elementtir.Arseniğinatom numarası 33'dir.Arsenik, As sembolü ile gösterilir ve yarı metaldir.

Yarı metaldir.

En bilinen zehirlerden biridir. Küçük dozlarda bile zehirli etkiye sahiptir ve kansere neden olabilir. Vücuda alındığında saçtaki atomlara bağlanır, bu yüzden birinin arsenikle zehirlenip zehirlenmediğini anlamak için saçı analiz edilebilir.

Fare zehri ve böcek ilaçlarının içinde bulunsa da kullanımı sıkı denetlenir.

Arseniğin tıbbi kullanım alanları da vardır. İngiltere’de Kraliçe Viktorya döneminde (1837-1901) Dr. Fowler’ın Çözeltisi adı verilen bir tonik (suda çözünmüş potasyum arsenat) mucize ilaç olarak kullanılıyordu. Bu toniği kullanan kişiler arasında tanınmış yazar Charles Dickens da vardı. Günümüzde arsenik bileşikleri hastalıkları önlemek ve kilo almalarını kolaylaştırmak üzere kümes hayvanlarının yemlerine karıştırılıyor.

Karideste yüksek miktarda organoarsenik bileşikleri (karbon-arsenik bağı içeren bileşikler) vardır. Organoarsenikler sağlığa zararlı değildir.

Pek çok yarı iletken malzemenin önemli bir bileşenidir. Elektronik endüstrisinde silisyum yerine galyum arsenür kullanılır. Mars keşif aracındaki güneş panellerinde de galyum arsenür vardır.

Arsenikli bileşenlerle özel camlar üretilebilir ve ahşapların uzun süre bozulmadan kalması sağlanabilir.

Arsenik Eski Mısırlılar tarafından metalleri parlatmak amacıyla kullanılıyordu. 1500’lü yıllarda Çin’de arsenikli bileşiklerin zehirli olduğu ve çeltik tarımında böcek ilacı olarak kullanılabileceği biliniyordu.

34.Selenyum (Se)

Selenyum, periyodik tablonun 4. periyodunun 16. grubunda yer alan bir elementtir.Selenyumunatom numarası 34'dir.Selenyum, Se sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Deri yoluyla da emilebilen selenyum kötü kokusu nedeniyle ağız kokusuna yol açar.

Yarı metaldir. İki hâlde bulunabilir: gümüşi metal ya da kırmızı toz.

İnsanlar da dâhil birtakım canlılar için hayati önem taşır. Vücudumuzda yaklaşık 14 miligram selenyum vardır. Her bir hücremizde bir milyondan fazla selenyum atomu bulunur.

Eksikliği sağlık sorunlarına yol açabilirken fazlası tehlikelidir. Kansere yol açabilir, embriyo ya da fetüsün gelişimini olumsuz etkileyebilir.

Selenyumdan en çok cam üretiminde katkı maddesi olarak yararlanılır. Bazı selenyum bileşikleri camı şeffaflaştırırken bazı bileşikleri kırmızı renk verir. Seramik, boya ve plastik renklendirmede selenyumdan faydalanılır.

Paslanmaz çeliğin bileşiminde selenyum bulunur.

Hem fotovoltaik (ışığı elektriğe dönüştürme) hem de fotoiletken (üzerine düşen ışık miktarı arttıkça elektriksel direncinin düşmesi) özelliklere sahip olduğu için ışık gözelerinde, güneş gözelerinde ve fotokopi makinelerinde kullanılır.

Aynı zamanda alternatif akımı (AC) doğru akıma (DC) dönüştürebildiği için akım doğrultucularda da yaygın olarak kullanılır.

Kepeğe neden olan saç derisi mantarını zehirlediği için bazı kepeğe karşı şampuanlara eklenir.

35. Brom (Br)

Brom, periyodik tablonun 4. periyodunun 17. grubunda yer alan bir elementtir.Bromunatom numarası 35'dir.Brom, Br sembolü ile gösterilir ve ametaldir.

Az miktarda da olsa tüm canlılarda bulunur. Gözlerle teması hâlinde kaşıntı ve kızarıklık, boğaza kaçması durumunda öksürük ve cilde teması hâlinde ağrılı yaralara yol açabilir.

Tarımda kullanılan kimyasal maddelerde, boyalarda, böcek öldürücü ilaçlarda ve birtakım ilaçlarda kullanılır. Çevreye verdiği zarardan ötürü kullanımını azaltmaya yönelik çalışmalar vardır. Bununla birlikte gün geçtikçe yeni kullanım alanları bulunuyor.

Alevlerin yayılmasını önlediği için mobilyalarda, elektronik aletlerin dış katmanında ve kumaşlarda kullanılır. Kurşunlu benzinin kullanıldığı zamanlarda erken ateşlenmeyi önlemek amacıyla yakıtlara bromlu bir bileşik (C2H4Br2) eklenirdi.

Karbon-brom bağları içeren organik bileşikler yangın söndürücülerde kullanılır.

Eski tip fotoğraf makineleri ve kameralarda kullanılan filmlerde gümüş bromür bulunurdu.

36. Kripton (Kr)

Kripton, periyodik tablonun 4. periyodunun 18. grubunda yer alan bir elementtir.Kriptonunatom numarası 36'dir.Kripton, Kr sembolü ile gösterilir ve asal gazdır.

Havadaki gazdan argon gazını ayrıştırmayı başaran Sir William Ramsay ve Morris Travers periyodik tabloda yeni bir element grubu olduğunu düşünerek ayrıştırma sürecini devam ettirmeye karar verdiler. Bu sürecin sonunda argondan daha ağır bir gaz bulacaklarını öngörüyorlardı ve düşündükleri gerçekleşti. 1898’de kriptonu keşfettiler.

Kripton gazı renksiz ve kokusuzdur.

Enerji tasarruflu ampullerde ve saniyede 69 kare ve daha yüksek hızla yapılan fotoğraf çekimlerinde kullanılan ışıklarda bulunur.

Periyodik tablonun soy gazlar grubundaki kütle numarası daha küçük elementlere göre tepkimeye girmeye daha isteklidir. Flor ile tepkimeye girdiğinde bazı lazerlerde kullanılan kripton florür oluşur.

Metre, 1960’tan 1983’e dek kripton-86 izotopunun yaydığı bir dalganın boyunun 1.650.763,73 katı olarak tanımlanıyordu. 1983’ten sonra metrenin tanımı ışık hızına göre yapılmaya başlandı.

37.Rubidyum (Rb)

Rubidyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 1. grubunda yer alan bir elementtir.Rubidyumunatom numarası 37'dir.Rubidyum,Rb sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Havai fişeklere mor renk vermek için bazen rubidyum nitrat kullanılır.

Bilimsel araştırmalar dışında kullanım alanı kısıtlıdır. Vakum tüplerindeki oksijen kalıntılarını temizlemede, ayrıca özel camların ve ışığa duyarlı hücrelerin üretiminde kullanılır.

Çok kolay iyonlaştığı (iyonlaşma bir atomun ya da molekülün elektron alarak ya da vererek elektriksel olarak yüklü hale geçmesidir) için uzay araçlarının iyon motorlarında kullanılması düşünüldüyse de sezyum elementinin daha etkili olduğunun anlaşılması nedeniyle bu amaçla kullanılmadı.

38.Stronsiyum (Sr)

Stronsiyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 2. grubunda yer alan bir elementtir.Stronsiyumunatom numarası 38'dir.Stronsiyum,Sr sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Havai fişek ve işaret fişeklerine verdiği parlak kırmızı renk ile bilinir.

Bazı derin deniz canlılarının kabuklarında bulunur ve bazı mercan kayaları için hayati önem taşır. İnsanlar için biyolojik bir etkisi yoktur ve zehirli değildir. Kalsiyumla benzeştiği için vücudumuzda kemikler tarafından emilir.

Seramik yapılı (ferrit) mıknatısların üretiminde ve çinkonun saflaştırılmasında kullanılır.

Günümüzde karanlıkta parıldayan boya ve plastiklerde stronsiyum alüminat bulunur. Gün ışığında soğurdukları ışığı sonrasında yavaşça yayarlar.

Stronsiyum-90 izotopu radyoaktiftir ve nükleer reaktörlerde yan ürün olarak ortaya çıkar. Nükleer atıklarda da bulunur. Yarılanma ömrü 28 yıldır. Yapısı kalsiyuma benzediği için kemiklerde kalsiyum yerine emilir ve kemik iliğinin işlevini yerine getirememesine ve kansere yol açabilir. Nükleer patlamalarla açığa çıkar ve nükleer enerji santrali kazalarında çevreye yayılabilir. Özellikle kemik gelişimi devam eden çocukları ve gençleri olumsuz etkiler.

Bilinen en iyi yüksek enerjili beta ışını yayan elementtir. Uzay araçları için enerji üretimi, uzaktan kontrol edilebilen hava istasyonları ve navigasyon şamandıralarında kullanılır.

Kalınlık ölçümü yapan cihazlarda ve kâğıt ya da plastik ambalajlama makinelerinde statik enerjiyi gidermek için de kullanılır.

Hassas dişler için üretilen diş macunlarında stronsiyumlu bir bileşik kullanılır.

39.İtriyum (Y)

İtriyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 3. grubunda yer alan bir elementtir.İtriyumunatom numarası 39'dir.İtriyum,Y sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Gümüşi beyaz renkte, yumuşak bir metaldir.

Periyodik tabloda bir üst sıradaki skandiyum elementi ve lantanitlerle (periyodik tabloda atom numarası 57-71 arasındaki elementler) birlikte nadir toprak metallerini oluştururlar.

Nadir toprak metalleri arasında seryumdan sonra yer kabuğunda en bol bulunan elementtir.

Floresan aydınlatmalarda ve televizyonlarda kırmızı ışık kaynağı olarak kullanılır.

Başka bir önemli kullanım alanı süperiletken (sıcaklık belirli bir değerin altına düştüğünde bir malzemenin elektrik direncinin tamamen sıfır olması) malzeme üretimidir. Örneğin itriyum baryum bakır oksit malzemesi yüksek sıcaklık süperiletkeni olarak sınıflandırılır.

İtriyum-90 izotopu bazı kanser türlerinin tedavisinde kullanılan ilaçların içinde yer alır.

40.Zirkonyum (Zr)

Zirkonyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 4. grubunda yer alan bir elementtir.Zirkonyumunatom numarası 40'dir.Zirkonyum,Zr sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Gümüşi renkte, dayanıklı ve dövülerek şekillendirilebilen bir metaldir.

Zehirli değildir.

Hava ve sulu çözeltilerle temas ettiğinde yüzeyinde hemen bir zirkonyum oksit tabakası oluşur. Bu tabaka zirkonyumun korozyona (kimyasal olarak aşınmaya) karşı dirençli olmasını sağlar.

Yer kabuğunda bulunan ve ekonomik değeri olan mineralleri zirkon ve baddeleyittir.

En yaygın kullanıldığı alan nükleer enerji üretimidir. Hem nötronları soğurmaması hem de aşınmaya karşı dirençli olması sebebiyle nükleer yakıt çubuklarını içeren tüplerin imalatında kaplama malzemesi olarak zirkonyumlu alaşımlar kullanılır.

Zirkonyum oksit (ZrO2) seramik endüstrisinde malzemelerin dayanıklılığını artırmak için kullanılır.

41.Niyobyum (Nb)

Niyobyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 5. grubunda yer alan bir elementtir. Niyobyumun atom numarası 41'dir. Niyobyum, Nb sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Gümüşi renkte, yumuşak ve dövülerek şekillendirilebilen bir metaldir.

Yüzeyinde oluşan oksit tabakası niyobyumun korozyona (kimyasal olarak aşınmaya) karşı dirençli olmasını sağlar.

Yer kabuğunda tantal, demir ve manganez elementleri ile birlikte oluşturduğu minerallerin içinde bulunur.

Süperiletken özellik gösterir. Bu nedenle parçacık hızlandırıcılardaki (örneğin CERN’deki Büyük Hadron Çarpıştırıcı’da) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) cihazlarındaki süperiletken mıknatıslarda kullanılır.

Niyobyum oksit, kırılma indisini artırmak amacıyla cama eklenir. Böylece daha ince merceklerden yapılan gözlük camları üretilebilir.

Niyobyum ve zirkonyum alaşımları zehirli olmadığından ve bağışıklık sisteminin tepki vermesine neden olmadığından dişçilikte dolgu malzemesi olarak ve vücuda yerleştirilen implantların üretiminde kullanılır.

42.Molibden (Mo)

Molibden, periyodik tablonun 5. periyodunun 6. grubunda yer alan bir elementtir. Molibdenin atom numarası 42'dir. Molibden, Mo sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Parlak gümüşi renkte, sert ve erime noktası çok yüksek bir metaldir.

Bitkilerde ve hayvanlarda bazı biyokimyasal süreçlerin gerçekleşmesi için gerekli bir elementtir. Örneğin molibden içeren enzimler atmosferdeki azot gazının amonyağa dönüşmesini sağlayan tepkimenin daha hızlı gerçekleşmesinde katalizör görevi yapar. Bu süreç canlılarda azot içeren bileşiklerin biyolojik olarak sentezlenmesi için gereklidir.

Canlılarda çok az miktarda bulunur. Ancak fazlası zehirlidir.

Yer kabuğunda yaygın olarak molibdenit minerali şeklinde bulunur.

Malzemelerin yüksek sıcaklığa ve korozyona (kimyasal olarak aşınmaya) karşı dirençli olmasını sağlamak, sertliklerini, elektrik ve ısı iletkenliklerini artırmak amacıyla alaşımlara eklenir.

Kimya endüstrisinde katalizör (kimyasal tepkimelerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlayan ancak kendisi tepkimede harcanmayan maddelerdir) olarak kullanılır. Özellikle benzin ve dizel gibi petrol ürünlerinin çevreye daha az zarar vermesini sağlamak amacıyla petrol ürünlerindeki kükürdün uzaklaştırılmasında kullanılır.

43.Teknetyum (Tc)

Teknetyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 7. grubunda yer alan bir elementtir. Teknetyumun atom numarası 43'tür. Teknetyum, Tc sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Periyodik tablodaki yapay olarak üretilen ilk elementtir. Bütün izotopları radyoaktiftir.

İzotoplarının yarı ömürleri görece kısa olduğundan (En uzun yarı ömürlü izotopu olan teknetyum-97’nin yarı ömrü yaklaşık 4,2 milyon yıldır.) yer kabuğunda neredeyse hiç bulunmaz. Ancak 1962’de Gabon Cumhuriyeti’ndeki uranyum yataklarındaki cevherlerde teknetyumun bulunduğu anlaşıldı.

Teknetyum-99 izotopu, yakıt olarak uranyumun kullanıldığı nükleer reaktörlerde nükleer fisyon tepkimesi sonucunda açığa çıkan ürünlerden biridir.

Teknetyum-99m yapay bir radyoaktif element izotopu olması nedeniyle tiroit hastalıklarının teşhisinde kullanılır. Ayrıca teknetyum-99m özel bileşikleri ile kanserli doku ve hücrelerin görüntülenmesinde kullanılır.

44.Rutenyum (Ru)

Rutenyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 8. grubunda yer alan bir elementtir. Rutenyumun atom numarası 44'tür. Rutenyum, Ru sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Sert ve kırılgan bir metaldir.

Yer kabuğunda genellikle platin grubu metallerle (rutenyum, rodyum, paladyum, osmiyum, iridyum ve platin) birlikte oluşturduğu cevherler şeklinde bulunur.

Yakıt olarak uranyumun ve plütonyumun kullanıldığı nükleer reaktörlerde nükleer fisyon tepkimesi sonucu oluşan ürünlerden biridir.

Paladyum ve platin alaşımlarının sertliğini artırmak amacıyla kullanılır.

Kimya endüstrisinde katalizör (kimyasal tepkimelerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlayan ancak kendisi tepkimede harcanmayan maddeler) olarak kullanılır.

Rutenyum içeren bileşiklerin kullanıldığı güneş gözelerinin geliştirilmesine yönelik araştırmalar devam ediyor. Bu sayede günümüzde kullanılan güneş gözelerine alternatif olabilecek düşük maliyetli bir malzeme üretilebileceği düşünülüyor.

45.Rodyum (Rh)

Rodyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 9. grubunda yer alan bir elementtir. Rodyumun atom numarası 45'tir. Rodyum, Rh sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Beyaz-mavisimsi renkte, sert, dövülerek şekillendirilebilen bir metaldir.

Kuvvetli asitlere karşı dirençlidir. Aynı zamanda hava ve su ile kolayca tepkimeye girmez.

Doğada rodyum-103 izotopu şeklinde bulunur.

Doğada çoğunlukla diğer platin grubu metallerle (rutenyum, rodyum, paladyum, osmiyum, iridyum ve platin) birlikte oluşturduğu cevherler şeklinde bulunur.

Motorlu araçlarda kullanılan katalitik konvertörlerin en önemli bileşenidir. Bu cihaz, motorlu araçlarda yakıtın yanması sonucu oluşan azot oksit bileşiklerinin zararlı olmayan azot gazına ve oksijen gazına dönüştüğü kimyasal tepkimenin daha hızlı gerçekleşmesini sağlar.

Beyaz altının dış görünümünü iyileştirmek ve gümüşün hava ile tepkimeye girerek kararmasını engellemek amacıyla kaplama malzemesi olarak kullanılır.

46.Paladyum (Pd)

Paladyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 10. grubunda yer alan bir elementtir. Paladyumun atom numarası 46'dır. Paladyum, Pd sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Parlak, gümüşi beyaz renkte bir metaldir.

Dövülerek kolayca şekillendirilebilir.

Platin grubu metaller (rutenyum, rodyum, paladyum, osmiyum, iridyum ve platin) arasında erime noktası ve yoğunluğu en düşük olandır.

Platin grubu metaller arasında yer kabuğunda en bol bulunandır. Yer kabuğunda tek başına ya da başka elementlerle oluşturduğu minerallerin içinde bulunabilir.

En önemli kullanım alanı otomotiv endüstrisidir. Motorlu araçlardaki katalitik konvertörlerde kullanılır. Yakıtın yanması sonucu oluşan zararlı maddelerin (örneğin hidrokarbonların, karbonmonoksidin ve azot oksit bileşiklerinin) suya, karbondiokside ve azot gazına dönüştüğü kimyasal tepkimelerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlar.

Kendi hacminin 900 katı kadar hidrojen gazı soğurabilir. Metal ısıtıldığında hidrojen gazı tekrar serbest kalabilir. Bu özelliği sayesinde hidrojen gazının saflaştırılmasında kullanılır.

47. Gümüş (Ag)

Gümüş, periyodik tablonun 5. periyodunun 11. grubunda yer alan bir elementtir. Gümüşün atom numarası 47'dir. Gümüş, Ag sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Gümüşi renkte, görece yumuşak ve dövülerek şekillendirilebilen bir metaldir.

Altın ve platin grubu metalleri ile birlikte değerli metaller olarak isimlendirilirler.

Işığı yansıtma kapasitesi, elektrik ve ısı iletkenliği en yüksek metaldir.

Yer kabuğunda tek başına ya da başka elementlerle oluşturduğu minerallerin (örneğin kurşun, bakır, kadmiyum cevherleri) içinde bulunabilir.

Yer kabuğunda nadir bulunan elementlerden biri olmasına rağmen doğal olarak oluşan birçok mineralde bulunur.

Gümüşün ekonomik değeri olan minerallerinden biri arjantittir (gümüş sülfür).

Havadaki kükürt içeren maddelerle tepkimeye girdiğinde yüzeyinde siyah renkli gümüş sülfür bileşiği oluşur ve zamanla kararır.

Çok eski zamanlardan beri madeni para, süs eşyası, çeşitli aletler ve mücevher yapımında kullanılır.

Kimya endüstrisinde etilenin etilen okside ve formaldehide dönüştürülmesinde katalizör (kimyasal tepkimelerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlayan ancak kendisi tepkimede harcanmayan maddeler) olarak kullanılır.

48.Kadmiyum (Cd)

Kadmiyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 12. grubunda yer alan bir elementtir. Kadmiyumun atom numarası 48'dir. Kadmiyum, Cd sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Yer kabuğunda grenokit (kadmiyum sülfür) mineralinde ve çinko cevherlerinde bulunur.

Gümüşi beyaz renkte, mavimsi parıltıları olan, yumuşak bir metaldir.

İnsan vücudunda çok az miktarda bulunur. Ancak fazlası zehirlidir. Kansere ve anne karnındaki bebeklerde gelişim problemlerine neden olabilir.

Nemli havada oksitlenerek kahverengindeki kadmiyum okside dönüşür.

Kükürtle tepkimeye girmesi sonucu oluşan kadmiyum sülfür bileşiği parlak sarı renktedir ve boya pigmenti olarak kullanılır.

Büyük kısmı şarj edilebilir kadmiyum-nikel pillerde kullanılır.

Nötron soğurabildiğinden nükleer reaktörlerde nükleer fisyon tepkimelerinin hızının kontrol edilmesinde kullanılan kontrol çubuklarının üretiminde kullanılır.

49.İndiyum (In)

İndiyum, periyodik tablonun 5. periyodunun 13. grubunda yer alan bir elementtir. İndiyumun atom numarası 49'dur. İndiyum, In sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Gümüşi renkte, yumuşak bir metaldir. Havada ve suda kararlı yapıdadır.

Birkaç miligramdan daha fazla tüketilirse zehirli olabilir ve fetüs gelişimini etkileyebilir.

Doğada en nadir bulunan madenlerden biridir. Her ne kadar sadece indiyum çıkarılan madenler olsa da genelde çinko mineralleriyle ya da demir, kurşun ve bakır cevherleriyle birlikte bulunur.

Büyük çoğunluğu elektriği iyi ilettiği, cama güçlü bir biçimde tutunduğu ve ışığı geçirdiği için dokunmatik ekranlarda, düz ekran televizyonlarda ve güneş gözelerinde kullanılan indiyum kalay oksidin üretiminde kullanılır.

Uzun binaların camlarında ayna yüzey olarak ve kaynak gözlüğünde koruyucu film tabakası olarak kullanılır.

Sürtünme özelliği düşük olduğundan dolayı Formula 1 araçlarının bilyalı rulmanlarını kaplamak için kullanılır.

İndiyum nitrür, indiyum fosfür ve indiyum antimonit yarı iletkendir, transistör ve mikroçiplerde kullanılırlar.

50. Kalay (Sn)

Kalay, periyodik tablonun 5. periyodunun 14. grubunda yer alan bir elementtir. Kalayın atom numarası 50'dir. Kalay, Sn sembolü ile gösterilir ve metaldir.

Yumuşak ve esnek bir metaldir. 13 °C'nin altındaki sıcaklıklarda toz hâline gelir.

Zehirli değildir. Ancak kalay içeren organik bileşikler zehirli olabilir ve dikkatli kullanılmalıdır.

Başlıca kaynağı, kasiterit (kalay oksit) cevherleridir. Çin, Tayland ve Endonezya’yı içine alan “kalay kuşağı”nın yanı sıra Peru, Bolivya ve Brezilya’da da çıkarılır.

Çeşitli metaller, aşınmaya karşı kalayla kaplanır. Örneğin konserve kutuları çeliğin kalayla kaplanmasıyla üretilir.

Niyobyum ve kalay içeren bir alaşım, süperiletken mıknatıslarda kullanılır.

Birçok pencere camı, düz bir yüzey oluşturmak için, erimiş camın erimiş kalayın üzerine dökülmesiyle üretilir.

Bazı kalay bileşikleri gemilerde ve botlarda kabuklu deniz canlılarına karşı koruyucu boya olarak kullanılır. Ancak çok düşük miktarda kullanılsa bile deniz canlılarına zarar v

Çok Okunanlar

2024-10-24 06:26:45