Yazarlar >> Milliyet


Kemeraltı’nda Botarga, Tarama ve eşsiz bir sohbet…


Link [2022-10-04 15:18:20]



Kemeraltı...

Çarşı, buluşma noktası, İzmir’in kalbi, dünyanın ilk alışveriş merkezi...

Daha onlarca, yüzlerce özellik sayılabilecek, yaşayan, İzmirli’ye nefes veren enfes bir yer.

O kadar eski ki, tarih bilgimi kaleme almak konusunda eksikliğimi bildiğimden, çarşının kuruluş zamanını aynen internetten ulaştığım bilgiyi aktarıyorum size;

“1650-1670 yıllarından itibaren deniz kıyısının doldurulması ve yeni yerleşim alanları ile ticarethanelerin açılması ile oluşturulmuştur. 1592’de inşa edilmiş Hisar Camii’nin bulunduğu mevkiden başlatılmış bu yayılmanın çizgisini, başka bir şekilde eski deniz kıyısı hattını günümüzdeki Anafartalar Caddesi oluşturur. İnşa edilen günümüze ulaşmış en önemlilerinden biri 1744 yılında Hacı Beşir Ağa tarafından yaptırılan Kızlarağası Hanı’dır. Bunun dışında semtte çok sayıda han inşa edilmiştir. Ayrıca pek çok tarihi sinagog yer almaktadır.”

Bu kadar mı peki? Elbette hayır ama benim asıl anlatacağım bu kadim tarihe değer katan, koca binalara anlam veren insanlar...

Çok isterdim, “Gezmediğim sokağı kalmadı Kemeraltı’nın” demeyi fakat her gidişimde yeni yerler keşfediyorum, yeni insanlar tanıyorum.

İşte o güzel insanlardan biri de, Abacıoğlu Hanı’nın kadim esnaflarından Rafael Palombo.

1920’li yıllardan beri ailesi, Kemeraltı’nda ticaret yapıyor Rafael amcanın. Kendisi de 60 yıldır şu andaki dükkanında ticaretini sürdürüyor. Onu ilk tanıdığımda tarihi Abacıoğlu Han’daki dükkanında ne yaptığını anlamamıştım. Ben dükkanın sadeliğine, içerisindeki eşyaların yıllardır kullanılmasına ve en önemlisi Rafael amcanın muhabbetine bay bayılmıştım. Epeyce de soramamıştım ne iş yaptığını. Sonraki gidişlerimin birinde, “Baba ne iş yapıyorsun?” dediğimde, sakince yerinden kalkıp, içerideki buzdolabının başına götürmüştü beni. Dolabın kapağını açtığında anlamıştım ne iş yaptığını. Rafael amca, mumlu kefal yumurtası (botarga) satıyordu. Aynı zamanda da sazan balığı yumurtası ile yapılan, unutulmaya yüz tutmuş “tarama” mezesi de yapıp satıyor. (Tarama basit bir anlatımla sazan yumurtasının yağ, ekmek içi ve limon ile çırpılıp mayonez kıvamına gelmesinden elde edilen bir Ermeni mezesi)

Birçoğumuzun damak lezzetine uymayabilir botarga ve tarama ama gerçekten çok özel lezzetlerdir. Rafael amcanın muhabbeti ise paha biçilmezdir. Dedim ya belki uymaz size bu lezzetler ama bir fırsat yaratıp gidin Kemeraltı’na, Abacıoğlu Han’ da Rafael amcaya uğrayın, söyleyin çayları iki lafın belini kırın. Benden söylemesi...



Çok Okunanlar

2024-09-21 12:43:42