Yazarlar >> Milliyet


İlhak ve NATO üyeliği


Link [2022-10-01 10:34:19]



Kızıl Meydan’da görkemli şenlik…

Rusya, Ukrayna’dan toprak kazanımlarını kutladı.

……………..

Bir başka ülkenin topraklarına gir…

İşgal et, oradaki sivil halkın büyük bölümü zaten güvenli bölgelere gitmek üzere evlerini terk etmiş olsunlar...

Kalanlar için tiyatro gibi bir “Rusya’ya ilhak edilmek istiyoruz” oylaması yap…

Önce kalaşnikoflu askerlerin refakatinde ev ev sandık dolaştırılarak “namlunun ucunda” bir “sözde referandum” yap…

Sonra da sandıklardan -oranları Moskova’da saptanmış- “EVET” oylarıyla “ilhak” sonuçları çıksın.

……………..

Rusya da bunları kabul etsin…

Böylece Rusya’nın sınırları Ukrayna’dan alınan dört bölgeyi de kapsayacak şekilde yeniden çizilsin, büyüsün…

HUKUK NERDE?

Ve…

Putin “ateşkes” önersin.

Bunun adı zorbalığın hukukudur, “hukukun üstünlüğü” değil.

Eğer Ukrayna, “ateşkes” önerisini kabul etmezse ve o dört bölgede savaşı sürdürürse, -güya- kendi topraklarını savunmak zorunda kaldığı için Putin ve Başkan’ın adamları “nükleer dâhil bütün silah seçeneklerini kullanabilecekleri” tehdidinde savuracaklar.

……………..

Böyle bir süreci ve sonucu nefesi tükenmedikçe Ukrayna’nın ve ilkelerinden tümüyle vazgeçmedikçe dünyanın kabul etmesi mümkün değildir.

Ayrıca bir not…

Rusya’nın “ilhak ettiğini” açıkladığı iki bölgede toprakların büyük kısmı fiilen Ukrayna güçlerinin elinde.

Bırakıp geri mi çekilecek?

Çekilmez de savaşı sürdürürse belirttiğim gibi nükleer silah dâhil Rusya’nın “dehşet senaryosu” Demokles’in kılıcı gibi Ukrayna’nın tepesine asılmış bulunuyor.

Tekrarlıyorum…

Putin ve adamları “nükleer tehdidin blöf olmadığını” defalarca vurguladılar.

Rus askeri yazılarında bu tavrın “kazanmak için tırmanmanın” ya da “gerilimi azaltmak için tırmanmanın” stratejisi olarak tanımlanmakta.

Nükleer silah tehdidinin Rus senaryosundaki tırmanış seçenekleri şöyle…

NÜKLEER GÖSTERİ

İlk seçenek ıssız bir alana.

“Düşük tesirli nükleer silah” ateşlenmesidir.

Bu, “mesaj” amaçlıdır.

“Bakın, kimseye zararı olmayan bir alanda ilk uygulamayı yapıyoruz. Akıllı olun. Yoksa ikincisi tepenizde patlar!..”

İkinci Dünya Savaşı’nda Manhattan Projesi diye anılan Japonlara karşı atom bombası kullanılma konusu üst düzeyde konuşulurken de bazı bilim adamları böyle bir öneride bulunmuşlardı.

“Japon şehirlerini fiilen bombalamak yerine alternatif olarak bir gösteri nükleer bomba patlatmayı” seçenek olarak sunmuşlardı.

Kimse ölmeyecek, fiziksel hasar olmayacak ama patlamanın büyük gövde gösterisi Japonya’yı psikolojik olarak diz çöktürecekti.

Bu öneri kabul görmedi.

İki Japon şehri nükleer bombalarla adeta yok edildi.

Rusya da muhtemelen, 1945’te ABD askeri liderlerinin tercihi gibi bu “nükleer gövde gösterisi” seçeneğini “yeterince şok edici” bulmayacaktır.

DÜŞÜK ETKİLİ SİLAH

Rusya, Ukrayna askeri hedeflerine “düşük etkili” bir nükleer silah ateşlemeye yönelebilir.

Patlama, yüzlerce veya binlerce insanı öldürür, ciddi hasara neden olur.

Konvansiyonel savaş başlıklarıyla kullandığı İskender dâhil karadan fırlatılan bazı seyir füzelerine yerleştirdiği 10 kilotonluk nükleer savaş başlıklarından birini kullanabilir.

Bu 10 bin ton TNT’ye eşit büyük bir patlama yapsa da nükleer standartlara göre küçük sayılır.

Hiroşima’yı yok eden nükleer bomba 15 kilotondu.

Rusya’nın 1 kiloton gibi çok daha küçük etkili nükleer savaş başlıklarına sahip olduğu yolunda istihbarat da var.

Yani…

Yukarıda yazdığımın 10’da biri kadar küçük nükleer silah kullanması da bir seçenek.

Uzmanların değerlendirmelerine göre, seçenekler arasında en olası görüneni bu.

İçeriden ve dışarıdan ısrarlar olsa da ABD nükleer yanıt vermeyecektir.

Ukrayna’ya yapılan askeri yardımda büyük artışlar ve muhtemelen Ukrayna’daki Rus birliklerine yönelik NATO veya ABD’nin tek başına ortak karşı saldırısıyla cevap verilir.

BÜYÜK ETKİLİ NÜKLEER

Putin kullandığı patlayıcı gücünü 50 veya 100 kiloton aralığına çıkarabilir.

Yani Hiroşima’ya atılan bombanın 3 ila 6 katı etki gücüne…

10 binlerce insan kaybı…

Büyük hasar…

Radyasyon bulutları…

Böylece Ukrayna liderinin de sonunu getirebilir.

Bu durum -muhtemelen- nükleer olmasa da -neredeyse kesinlikle- doğrudan bir ABD veya NATO yanıtını tetikler.

ABD ve NATO saldırıdan sorumlu birimler olmak üzere Ukrayna’daki Rus kuvvetlerin, komuta karargâhını harap edebilmek için yeterli hassas ve güçlü konvansiyonel silahlara sahipler.

Buna mega ölçekli siber operasyonlar eşlik eder.

NATO’YA NÜKLEER SALDIRI

Bu ise senaryonun en az olası bölümü.

Rus “ilk kullanım doktrini” NATO hedeflerini vurma seçeneğini de içeriyor.

Saldırı, orta Avrupa ülkelerine uzun menzilli füzeler veya havadan fırlatılan seyir füzeleriyle gerçekleştirilebilir.

Büyük olasılıkla -son şans olarak- Putin’in “kendisinin veya komuta ettiği silahların karşı saldırıyla vurulmadan önce batı güçlerini yok etmek için topyekûn bir saldırıdır.”

Elbette Batı, bunu karşılayabilecek silahlara sahip ama medeniyetin çökebileceği, her coğrafyanın dâhil olacağı 3’üncü Dünya Savaşı olur bu.

Senaryonun son ve karanlık sayfasıdır.

Böyle bir tırmanışı durdurmak için şimdiden herkes akıllı, serinkanlı, yapıcı ve cesur olmalıdır.

Çözümler üretilmelidir.

Ukrayna, Rusya’nın dört bölgeyi ilhak ve “Bunlar benim toprağımdır” kartına karşı “NATO’ya üyelik başvurusunda” bulundu.

Üyeliğinin kabulü halinde Rusya bir NATO üyesinin topraklarına saldırmış olur.

Sözleşmenin 5’inci maddesi gereği bütün NATO üyelerine saldırmış gibi algılanır.



Çok Okunanlar

2024-09-21 14:58:46