Muristek
MEHTAP GÖKDEMİR Ankara Kaboğlu, önerilen düzenlemenin, seçmen iradesinin, Anayasa madde 67’nin öngördüğü üzere, sandığa ve TBMM’ye, "serbest ve eşit" biçimde yansımasını engellediğini iddia etti.
AK Parti'nin yaklaşık
40 yıldır uygulanmakta olan yüzde 10'luk seçim barajından en çok yararlanmış parti olduğunu ifade eden Kaboğlu, buna rağmen iktidar partisinin, "2018 seçimlerindeki seçmen sayısını baz aldığımızda, seçmen sayısı 56.322.632 olan Türkiye’de seçim barajını yüzde 7'ye düşürerek yaklaşık 4 milyon civarı oyu görmezden geldiğini" öne sürdü.
Kaboğlu, Hazine yardımının da siyasal partiler arasında eşitsizliğe neden olduğunu savunarak, "Hazine yardımı için, kullanılan oyların yüzde 3’ünü almış olma koşulu da, siyasal partiler arasında, ‘fırsat ve olanak eşitsizliği’ yaratmaktadır" değerlendirmesini yaptı. Kaboğlu, “Cumhurbaşkanı’nın partisi, Hazine olanaklarından yararlandığı gibi, makamı nedeniyle devletin maddi olanakları yanı sıra, nüfuzu bakımından da, diğer partiler karşısında üstün konumdadır. Bu yetmiyormuş gibi, Cumhurbaşkanı’nın seçim yasaklarından bağışık tutulması, ‘sandığa kilit’ vurma iradesinin dışa vurumudur” dedi.