Muristek
Cansu Orduhan, hayallerini gerçekleştiren bir isim…Kendisiyle stilini, markasını ve hayata bakışını konuştuk.
Genç, başarılı tasarımcı Cansu Orduhan, aile işini yeni nesillere taşımak, tasarımcılığını ilerletmek ve yenilik getirmek için Lil Champagne Studio’yu kurdu. “Hayal edebiliyorsam yapabilirim” diyerek yola çıkan sevgili Cansu için iyi dikiş ve iyi doku bu işin olmazsa olmazı... Deri ceketler, gündüzden geceye giyilebilen elbiseleriyle dikkatleri çekmeye başlayınca, onunla hemen röportaj yapmak istedim.
1- Sizi tanıyabilir miyiz?
Lil Champagne Studio markasının kurucusu ve tasarımcısıyım. Radyo ve televizyon mezunu olmakla beraber uzun yıllardır deri sektöründe faaliyet gösteren bir ailenin kızıyım. Markamız yeni olsa da sektörde eskiyiz. Daha önceleri birçok tasarımcıyla iş birliklerimiz oldu. Sonrasında “Neden kendi çizgimizde yürümeyelim ki?” diyerek bu yola devam ettik.
2-Kış sezonu nasıl deri ceketler trend olacak?
Bir yandan karanlık taraftan vazgeçemezken aynı zamanda renklerin hakimiyetine teslim oluyoruz. Bu sezonda bizi soğuk beyazlar, sıcak pembeler, iddialı leoparlar karşılıyor. Oversize trenchcoat’lar, feminen blazer deri ceketler yine en çok tercih edeceklerimizden olacak. Her sene olduğu gibi bu sene de bir retro olacaksa kuşkusuz yarışçı ceketleri diyebilirim. Renkli, şeritli, sporcu duruşuyla bu sene en çok göreceklerimizden... Kasuka deri ceketler her sene olduğu gibi bu sene de bizimle...
3-Markanızın hikayesi nasıl oluştu?
Bu işin içine doğdum, hikaye orada başladı benim için. Babamla iş yerinde geçirdiğim zamanlar, deriyi daha iyi tanımama, kalite farkını ayırt edebilmeme, ürünün askıya ulaşana kadarki her aşamasının inceliklerini öğrenmeme olanak sağladı. Her aşamasını bilmediğim bir işi ne kadar iyi yapabilirdim ki? Şu an ki bilgi ve birikimimle hazır olduğumu hissederek Lil Champagne Studio’yu kurdum. Bu gelişim ve öğrenim kuşkusuz her zaman devam edecek. Uzun yıllar gardıroplarınızda yerini koruyacak zamansız, kaliteli, tasarımıyla fark yaratan ürünler çıkarmak daimi hedefimiz.
4-Stilinizi nasıl yorumlarsınız?
O gün nasıl bir izlenim vermek istiyorsam, ona göre giyinirim. Vücudumu artı ve eksi olarak iyi tanırım. Kendime dürüstüm bu konularda. Bence stil sahibi olabilmekteki temel noktalardan bir tanesi de bu. Giydiğim parçalarda herkes gibi rahatlık ararım ama beni parlatacağını düşündüğüm bir parçayla da saatlerimi geçirebilirim. Stil zamanla gelişen, değişen, tamamlanan bir olgu benim için. Şimdilik tercihlerimi dinamik, ‘az çoktur’ iddiası taşıyan parçalardan yana yapıyorum.
5- Mottonuz nedir?
Hayal edebiliyorsam yapabilirim, ulaşacağımı hissettiğim her şey bana aittir.
Aysun Kaba’ya sor
-Ceket giymeyi hiç sevmezdim sanki öğretmen gibi çok ciddi bir görünüm diye, ama şimdi ilgi alanıma girdi. Yapı olarak da ince birisiyim ve 40’lı yaşlardayım, sizce ceketi nasıl kombinlemeliyim? - Burcu Güven
Burcu hanım, ceket her zaman güçlü bir parçadır. Özellikle jean ile giyip, ceketin üzerine kemer kullanın. Spor ayakkabı ile çıkıp, akşam bir davete gidecekseniz topukluya geçiş yapabilirsiniz. Uzun ceketleri ise elbise görünümünde giyebilirsiniz. İnce olduğunuz için uzun bir çizme ile kombinleyin. Şık ve dekolteli elbiselerin üzerinde giyerek maskulen bir görünüm verebilirsiniz... Ceket her zaman kurtarıcı, gündüzden geceye devam edeceğiniz zamansız bir parçadır.