Muristek
Mehmet Yaşar Göçmen Bey, eski MSP milletvekili... 1977-1980 yıllarında Diyarbakır milletvekili olarak Parlamento’da görev yaptı.1980 askeri darbesinden sonra gözaltına alındı. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile TBMM’de aynı dönemde milletvekiliydi. Temel Bey’in hapishane arkadaşı. M.Yaşar Bey, geçen hafta (30 Ekim 2022 tarihinde) yapılan Saadet Partisi Büyük Kongresi’ne gitti, hem TBMM'den hem de hapishaneden arkadaşı olan Saadet lideriyle selamlaştı, tokalaştı, kucaklaştı. Kısa da olsa sohbet ettiler. Salonun ön kısmına kadar da birlikte geldiler. M.Yaşar Göçmen, burada Temel Bey’den müsaade istedi ve, "Salonun ön kısmı protokole ayrılmış. İsimler de belli. Ben müsaadenizle uygun bir yerde kongreyi izleyeyim!" diyerek salonun arkalarında bir yere oturdu ve kongreyi buradan izledi. Temel Bey de o 2 saatlik manifesto niteliğindeki konuşmasında, Erbakan Hocamız ve Millî Görüş'ün sembol isimleriyle birlikte M.Yaşar Göçmen'in de adını zikretti; "Parlamento’dan ve hapishane arkadaşım..." diyerek... Karamollaoğlu'nun, M.Yaşar Göçmen'i konuşmasında zikretmesi, dikkatimi çekti. M.Yaşar Bey’i biraz daha tanıtan bir yazı kaleme aldım, bu köşede. Eski MSP milletvekilinin, bir Millî Selamet Partisi (MSP) mitinginde en önde kol kola Erbakan Hoca, Oğuzhan Asiltürk, Recai Kutan, Ali Oğuz, Hüseyin Erdal'la yürürken bir fotoğrafını yayımladık, aynı yazı kapsamında. Millî Gazete’deki bu yazı dolayısıyla teşekkür mahiyetinde aradı, eski MSP milletvekili Mehmet Yaşar Göçmen. 12 Eylül Askeri darbesinden sonra özel sektöre, müteahhitlik işlerine ağırlık vermiş M.Yaşar Bey. Siyasi faaliyetler noktasında biraz köşesine çekilmekle beraber ilgisi ve muhabbetini kaybetmemiş. Temel Karamollaoğlu, Sivas belediye başkanı seçildikten sonra ziyaretine gitmiş. ESAM Genel Başkanı Recai Kutan'la, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü bünyesinde birlikte çalışmışlar. "Recai Bey genel müdürümüz idi. Çok ehemmiyetli, kıymetli çalışmalar yaptık..." cümlesi, M.Yaşar Göçmen'e ait. Bir de dileğini iletti; " Ankara'dayım ama İstanbul'a geldiğimde Millî Gazete’yi mutlaka ziyaret etmek, sizlerle sohbet etmek istiyorum." Buyurunuz, bekleriz sayın vekilim. Ahmet abinin çayı, kahvesi ve karkadesi hazır... Mütevazı Millî Gazete yemeği de… SAADET REÇETESİ Dua edin, kabul olsun duamız. Kurtuluşa vesiledir davamız. Doğru tektir, iki doğru olur mu? Eczanedir, Saadet’te devamız... (Mahmut Apaydın/ Şanlıurfa) BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? * Kasım 2016’da ilk sayısı yayımlanan, bugüne kadar okurdan büyük alaka gören Maaile dergisinin 7. yaşına girdiğini, önümüzdeki Perşembe günü (10 Kasım 2022 tarihinde) Maaile dergisinin 7. yaşına girmesi dolayısıyla Millî Gazete tesislerinde mütevazı bir kutlama programı yapılacağını, Maaile ile birlikte Milli Medya bünyesinde bulunan Millî Çocuk dergisi ve Fikri dergilerinin de büyük bir başarıyla yollarına devam ettiğini, biliyor musunuz? FAİZ ALAN KİŞİYE ÜÇ ŞEYDEN BİRİ MUSALLAT OLUR! * “… Krediyi değil aile birliğini teşvik etmeliyiz. Kredi cazipliğini ortadan kaldırmalıyız. Diğer taraftan kredi kartı harcamalarında bir maaş sınırı getirilmeli, borç ertelemeleri ortadan kaldırılmalı, aylık ödemelerde borcun en az %50’sini ödenme mecburiyeti getirilmelidir.” * “Ay başında bankaya gittiğinizde maaşın yarısı yok, çünkü harcamalarınızı aylığınıza göre değil, kredi limitine göre yaptınız. Bundan kurtulmanın çaresi, her ayki, kredi harcamalarınızı inatla azaltıp kısmanız. Şahsi kısıtlamalarınız istikrar getirecektir, tasarrufa yöneltecek ve bir gün borçsuz aylığınızı alacaksınız. Mesela göz ardı ettiğiniz lokanta, çay ocakları, sigara, atıştırmalık telefon ve kontörü çılgınlığının önüne geçiniz. Keza otomatik borç engeli getirilmelidir. Dünya malı ve geçici hevesleri için bunca sıkıntıya değer mi? Önce aile reisleri otoriter olmalıdır.” * “Artık bisikletler, motosikletler işe gitme aracı değil de sadece gezinme, spor aracı olmuş. Bu konuda ne kadar çok kullanım olursa o kadar çok cebiniz ve trafik rahatlayacaktır Zamanında bir muhasebe müdür yardımcımız vardı, mobiletiyle sabah işe gelip akşam dönüyordu. Ne yazık ki, herkes bön bön bakıyor, hiç yakıştıramıyordu. Bugün birden fazla otosu olan binlerce devlet adamları var!” * “Faiz alan kişiye üç şeyden biri musallat olur; ya ömür boyu borçtan kurtulamaz, ya aile huzursuzluğu hiç bitmez ya da biri musallat olur gaflet tarafınıza gelir, malını siler süpürür!” * “Faizle, krediyle kazandıklarımız, acaba kaybettiklerimizi, maneviyatımızı ve ahlaki değerlerimizi geri getirebilecek mi? Artık ahlaki çöküntülerle baş edemez olduk!..” (Mustafa Ceyhun/Doğu Gazetesi) HOCAM YAŞASAYDIN! Gül yüzlü, güneş yüzlü, Muhterem Hocam. Bugün yaşasaydın, Olacaktın doksan altı yaşında. * Eğer erişebilseydin bugüne, Olsa bile sürüne sürüne, Katılırdın Saadet kongresine, O eksilmeyen heyecanınla. * Aynı heyecanla, seni orada, Karşılardı Millî Görüşçüler. Ve inletirlerdi -inlettiler de- salonu, “Mücahit Erbakan!” sloganlarıyla. * Hocam sen, Nicelerden beri esen, O, kök söken fırtınaların, Koparamadığı Millî Görüşçüleri, Tek tek öpüp alınlarından. Bağrına basardın, Fetihler bekleyen gözyaşlarınla... (Abdullah Kara) ULU ÇINARLAR… * Allah’ım biz ulu çınarlardan razı olduk * Dünyevi ve uhrevi çok salih işler öğrendik. * Dini ve İslami kullanarak zengin olmadılar! * İslam’ın ne kadar zengin ve sonsuz hazine olduğunu bizlere anlattılar. * Erbakan Hocamızın biatine sadık kaldılar.* Amerika ve İsrail’e biat etmediler. * Edenler mükâfatlarını dünyada iken aldılar. * Almayanlara da iftira attılar! * O zalimlerin dünyalık diye gözleri öyle döndü ki, * Allah’ı ve ahireti unuttular! (Ahmet Özcan, milligazete.com.tr'de bir yorum)
Çok Okunanlar