Son Dakika >> Gazete >> Milli


Köşkte, Hapiste, Kabirde Sizden Ayrılmayana Bakın


Link [2022-11-09 03:30:36]



Fakir çocukları, babanızı ve annenizi, size fakirlik bıraktıkları için onları hakir görmeyiniz.Siz, çocuklarınızı fakir bırakmamak için helal yollardan kazanmaya ve etrafınıza da faydalı olmaya çalışınız. Rabbimiz, etrafımızdaki ihtiyaç sahiplerine yardım etmemiz için zekât verecek duruma gelmek ve onları dağıtmak için bize:“Mü’minler muhakkak kurtuluşa erdiler.Onlar, namazlarında huşuludurlar.Onlar, boş şeylerden yüz çevirirler.Onlar, zekât için çalışırlar.Onlar, ırzlarını korurlar” buyurur. (Mü’minun Sûresi, ayet 23/1-5) Bütün gücünüzle helal yollardan kazanmak için çalışmanıza rağmen yine fakirlikten kurtulamamışsanız sabredin ve harama bulaşmadığınız için Allah’a hamd edin. Dünya dillerine çevrilen, Türkçeye de Millî Eğitim Bakanlığı tarafından 1940’larda terceme edilen “Makamat”ın yazarı Hariri (446-532=1054-11, Bağdat’taki sultan tarafından ödüllendirilmek ve hâkim yapılmak istendiğinde “Beni bana bırakın, Basra’nın Meşan köyüne gideyim” der.Meşan köyünde kırk “Makame” yazan Hariri, Bağdat’a geldikten, izzeti ikram içine düştükten sonra bir tek “Makame” yazamaz. Köyüne döner ve özelde Arap edebiyatına, genelde dünya edebiyatına on “Makame” daha hediye eder.(Bak: Makamat, Hariri, s. 9-12 MEB Yay.) Batıda, doğduğu kasabanın adını ülkesine, ülkesinin adını dünyaya duyuran heykeltıraş için, kasabanın belediye meclisi toplanır ve iki yüz bin peseta verilerek sanatçının heykelinin şehrin merkezine dikilmesine karar verilir. Aç ve biilaç olan sanatçı, belediyeye şöyle bir teklif götürür, “Siz o paranın yarısını bana verin, ben her gün güneşin doğuşundan batışına kadar şehrin merkezinde heykel gibi dikileyim” der. Mehmet Akif’in diliyle “kara gün dostu” diye ta’rif edilen Süleyman Nazif, düşman süngüsünü vatanın bağrına dayadığında kalemini batarya yapmış, kelimeleri top mermisi kalıbında dökmüş ve düşman üzerine ateş etmiş. Öldüğünde, cenazesinde bulunan Genç Osman’ın dilinden ben kendi dinledim, “Üzerindeki elbise ve cebinde yedi buçuk kuruş ve masasında bir armut” mirası kalmış, cenazesini belediye kaldırmış.Onun yakın dostlarından Ferid Kam Bey:“Sağlığında nice ehli hünerin,Bir tutam tuz bile yoktur aşına.Öldürüp evvel onu açlıktan,Sonra bir türbe dikerler başına” deyivermiş. (Mahir İz, Yılların İzi, 152)Ömer Rıza Doğrul’un ifadesiyle “Mevlâna’nın batıya attığı ok” olan Cibran Halil Cibran’ın (1883-1932) eserleri milyonlarca satmasına rağmen Amerika’da bir otel odasında aç ve biilaç ölür.Türk şiirinin yüz akı Mehmet Akif, orta halli bir aileden gelme.Dünyanın en güçlü adamı halterci Halil Mutlu, fakir bir ailenin çocuğu.Müzik dünyasının kralı İbrahim Tatlıses, inşaat işçiliğinden gelme. Yalnız Türkiye şartlarında değil, dünya genelinde her sahada öne çıkanlar, zorluklarla mücadele ederek büyüyenlerdirler. Paraya, makama, rütbeye, şöhrete sahip olmayanlar hiçbir zaman kendisini güçsüz görmemelidirler.Siz, imani yüceliğinizi, ruhi asaletinizi, medeni cesaretinizi, ilmi dirayetinizi geliştirmeye bakınız.İflas edilip paralar tükenebilir, koltuk alttan kaydırılır, makamdan düşebilirsiniz. Rütbeler sökülebilir, şöhretiniz gider, unutulabilirsiniz ama ilminiz, imanınız, asaletiniz, cesaretiniz ve dirayetiniz alınamaz.Hiçbir güç onları sizden ayıramaz.Köşke çıksanız, sizinle beraber çıkar.Hapse girseniz size yoldaş olur.Kabre girseniz kandil olur.



Çok Okunanlar

2024-09-19 04:19:56