Birinci bölümde kutsal zaman ve oruç kavramlarının anlamlarına hareketle farklı din ve mezheplerdeki oruç geleneklerine değinmiştik. Bu yazımızda da aynı konuya devam edeceğiz.
Zerdüştîlikte fiili oruç yoktur
Zerdüştîlik oruç uygulamasına karşıdır. Zerdüştîler, 'gerçek orucu' yemeden-içmeden kaçınmak değil; fiil (edim), düşünce ve konuşmalarda hataya düşmekten sakınmak şeklinde tanımlarlar.
Zerdüştîlerde büyük bir münasebet sayılan Jaşan töreni / Fotoğraf: ahuramazda.pagaes
Bu nedenle de bedeni zayıflatıp, 'şer' (kötülük) karşısında zayıf düşürmesi sebebiyle Zerdüştî dininde oruç tutmak farz kılınmamıştır.
Zerdüştîlerde Şükran Günü anması / Fotoğraf: saednews
Bu dinin kutsal kitabının özetinden derlenen Vendidad isimli kitaptaki bir ibare şöyledir:
Midesini etle dolduran kimse, kendini iyi bir ruhla donatmış olacaktır. Böyle kimseler, gün boyunca hiçbir şey veya sadece et yemeden duran kimselerden daha iyi durumda kalacaktır.
(Vendidad [Zend-Avesta I], IV, 46)
Zerdüştîlerin Vendidad isimli kutsal kitabında oruç tutmak tavsiye edilmez
Ezdîlikte halk 6 gün, din adamları 80-90 gün oruç tutar
Zerdüştîlik, Maniheizm, Mitraizm, Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam tasavvufundan farklı ölçülerde etkilenen Ezdîler, aralık ayının ilk pazartesi gününden itibaren Güneş bayramında üç gün ve 18 Şubat'taki Hızır-İlyas bayramından önce üç gün olmak üzere yılda iki defa oruç tutarlar.
Din adamlarına mahsus olan oruç ise yılda seksen güne ulaşır…
Başlarına siyah başlık giydikleri için 'karabaşlar' (Kürtçesi ser reş) diye anılan Kavval tabakası, cemaatin âbid ve zâhidleri (ibadet ve dini merasimlerle uğraşan çilekeşleri) sayılırlar.
Tıraş olmayan, sakallarını kesmeyen, her türlü konfordan uzak duran, tütün ve alkol kullanmayan bu çilekeşler yılda doksan iki gün süreyle oruç tutarlar.
Ezdîler arasında her yıl nisan ortasında Çarşema Sor (Kırmızı Çarşamba) kutlanır. Bu bayram Hıristiyanlıkta Akito şenliğine denktir
Yahudi toplumunda oruç
Yahudilikte öncelikle nefsi alçaltma vasıtası kabul edilen ve 'tzom' veya 'innah nefeş' kalıbıyla Eski Ahid'de kullanılan oruç ibadeti, "Canlarınıza cefa edeceksiniz!" emrinin bir gereği (Levililer 16/29) ya da Kral Davud'un yaptığı gibi (II. Samuel 12/16-18) Tanrı'ya dua öncesi yapılması gerekli bir hazırlık ritüeli olarak algılanmıştır.
Eski Ahid'in İşaya (58/3-8) bölümünde ise gerçek orucun kötülüklerden uzak durmak, mütevazı olmak, mazlumlara ve düşkünlere yardım etmek gibi iyi fiillerle desteklenmesi gerektiği bildirilmiştir.
Küçük bayramda Yahudiler oruç tutarlar ve sonunda ziyafet vererek şenlik yaparlar. Büyük bayramları ise özel günlerden sayarlar.
fazla okuBu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Yahudilerde oruç, 'Tanit' olarak isimlendirilir. 'Teanet' kökünden gelmiş olup nefsine eza etmek anlamındadır.
Yahudilikte orucun birçok örneği vardır. Bu oruçlar Tevrat'ta kesin hükümlerle farz kılınmıştır.
Bu dinde oruç, her türlü yeme-içmeden tamamen uzak durmak manasına gelmektedir. Oruç, bir tövbe yöntemi olarak görülür.
Sadece tövbe edip günahlardan arınmak için değil, toplumsal felaketleri halkın günahkârlığının bir işareti olarak kabul ederek, Tanrı nezdinde tövbe edip affedilmek için de oruç tutulur.
Yahudiler için Tevrat'ta oruç; insanların bilinçli veya bilinçsizce yaptıkları kötü eylemlerin kefareti ve bu kötü eylemlerden duyulan pişmanlığın dışa vurulmuş şekli olarak tanımlanır.
Kefareti gerektiren eylem kişinin bizzat işlediği bir fiil olabildiği gibi ailesinin veya aynı soya mensup kişinin, hatta milletinden gelen birinin gayri ahlâki bir eylemi de olabilir.
Bu dinde oruç, fiiliyatta bir matem alametidir. Yahudi tarihinin en felaketli günlerinde oruç tutularak bu durum yâd edilmiştir.
Oruç aynı zamanda Tanrı'ya dua etmeden önce yapılması gereken bir hazırlık ayini olarak da kabul edilir.
Yahudilerin esaret ve Babil sürgününü tasvir ediyor. James Tissot tablosu,1896 / Resim: Vikipedi
Yahudi takviminde oruç günleri, yılın farklı günlerinde tutulan toplam altı oruçtan oluşmaktadır. Bunlardan ilki Tevrat kaynaklı olup diğerleri yaşanan acı olayların anısınadır.
Yahudi takviminin ilk ayı olan 'tişri' (ekim) ayının onuncu günü tutulan 'Yom Kippur' (Af/Bağışlanma günü) orucu, tövbe amaçlıdır.
Oruç tutulurken hayat tümüyle durur; yiyecek ve içecek mekânları dâhil bütün işyerleri kapalı kalır. Polis arabaları, ambulans ve itfaiye araçları dışında hiçbir taşıt caddelerde dolaşmaz.
Jakup Weinles, Yom Kippur arifesini tasvir eden bir tablo yapmış / Kaynak: Stringerfixer.com
'Tevet' (aralık-ocak) ayının onuncu günü Kudüs'ün Babilliler tarafından kuşatılması (MÖ 586) ve 'tamuz' (haziran-temmuz) ayının on yedinci günü Kudüs surlarının Babilliler tarafından aşılıp geçilmesi münasebetiyle de oruç tutulur.
Babil Kralı Nebukadnezar'ın Yahudileri Kudüs'ten kovarken betimlemesi / Görsel: Nuremberg tarihçesi
Tevrat levhalarının tahrip edilip bu kitabın Kudüs'te yakılmasını anma münasebetiyle tek bir gün 'Tamuz Orucu' tutulur.
Babil Kralı Nebukadnezar'ın Kudüs'ü kuşatıp Kutsal Tapınak Bet Hamikdaş'ı yıktığı günü tasvir eden tablo Görsel: Şalom gazetesi
Bu oruç, Roma İmparatoru Titus'un ayaklanan Yahudileri bastırmak amacıyla MS 70 yılında Yeruşelayim (Kudüs) şehrine saldırıp ahaliyi katletmesini hatırlamak için de tutulmaktadır.
Titus kemeri mermer kabartması. Roma İmparatoru Titus'un Kudüs'ü alıp ayaklanmayı bastırması sonrası ve sürgün tasviri
Tişa BeAv (9 Ağustos) ile Şiva Asar BeTamuz (17 Temmuz) altın buzağı günahı ve On Emir tabletlerinin kırılması gibi tarih boyunca bu dönemde gerçekleşen trajik olaylarla başlayan üç haftalık hüzünlü dönemin en yoğun noktasını oluşturur. Üç hafta boyunca, hiçbir kutlama yapılmaz.
Tişa BeAv orucu da yas tutanlar gibi yerde veya alçak taburelerde oturarak, 'Eha-Ağıtlar' okuyarak geçirilir. Bu, ortak keder günüdür. Tişa BeAv orucu her yılın 17 Temmuz Cumartesi akşamı gün batımında başlayıp ertesi gün, 18 Temmuz Pazar günü yıldızların çıkmasıyla sona erer.
Yahudiler 'Av' (temmuz-ağustos) ayının dokuzuncu günü Kudüs'teki mabedin yıkılışı anısına; Tişri ayının üçüncü günü önderleri Gedalya'nın öldürülüşü anısına; Adar (şubat-mart) ayının on üçüncü günü de Ester'in dindaşlarını kurtarmak için hayatını tehlikeye atması adına oruç tutmuşlardır.
Yahudilerin Yom Kippur Bayramı / Fotoğraf: dunyadinleri.com
Yom Kippur'dan ayrı tutulan bu oruçlar, hahamlar tarafından düzenlemiştir. Yahudiler arasında kâhin olmaya niyetlenenler, kendisini peygamberliğe hazırlayanlar ve ülkelerinin kıtlık, veba ve musibetlere uğramamasını isteyenler ile yeni bir girişimde bulunacak olanlar oruç tutmaktadırlar.
Farz olarak kabul edilen tek oruç ise 'Kefaret' orucudur. İki umumi oruç, 'Yom Kippur' ve 'Tişa Beav' Yahudilikte büyük oruçlardır. Bu iki oruç daha uzun süre tutulduğu için başlıca büyük oruçlar olarak kabul edilmektedir.
Yahudilerde 'Tişa Beav' anması-, Kudüs Ağlama Duvarı önü
Gün batımı ile başlar ve sonraki günün akşam karanlığına kadar devam eder. Yahudiler, bu münasebetle 25 saat boyunca oruçlu kalırlar; su/sıvı içilmez, cinsel ilişkide bulunulmaz ve hatta sigara/tütün gibi şeyler tüttürülmez.
23-24 Mart 2016 tarihinde Yahudiler tutulan oruçtan şenlikli Purim Bayramı'nı kutladılar / Görsel: avlaremoz.com
Yahudilerde cumartesi çok önemli bir gündür ve bu günde oruç tutulmaz. Cumartesiye rastladığında oruç ertesi güne bırakılır.
Oruç, şafağın sökmesinden iki yıldızın doğmasına kadar devam eden sürede tutulur. Kefaret orucu bunun dışında kalır, çünkü bir akşamdan diğer akşama kadar sürmektedir.
Yahudilerde bu oruçlardan ayrı, 'Ester Orucu' diye bilinen pazartesi ve perşembe günleri tutulan bir oruç daha vardır.
İzdivaç gününde damadın tuttuğu oruca ilaveten, baba ve annenin ölüm yıldönümünde tutulan bir oruç söz konusudur. 'Sükût Orucu' diye adlandırdıkları ise sabahtan akşama kadar konuşmaktan sakınma orucudur.
Musevilerde cenaze merasimi tasviri / Kaynak: Varşova Milli Müzesi, Ressam Karczewski
Hıristiyanlıkta oruç 50 güne çıkarılmıştır ama bazı mezheplerde süreleri farklıdır
İncil'e göre İsa peygamber, oruç hakkında havarilerine gösterişten uzak ihlâslı biri olarak oruç tutmalarını nasihat etmiştir:
Oruç tuttuğunuz zaman, riyakârlar gibi mahzun çehreli olmayınız. Onlar oruç tuttuklarını insanlara göstermek için yüzlerini asarlar. Size derim ki onlar karşılıklarını aldılar. Sen oruç tuttuğun zaman başına yağ sür, yüzünü yıka ve oruç tuttuğunu sadece Peder'e göster. Peder'in sana mükâfat verecektir.
Hıristiyan dünyasında başlıca iki çeşit oruç vardır.
Şükran orucu: Her hafta pazar günü icra edilen Evharistiya (Efkaristiya) töreninden (ekmek-şarap ayini) önce alkollü içki içmemek şeklinde eda edilir. Katoliklere ve Ortodokslara göre şükran orucu cumartesi akşamından veya akşam yemeğinden hemen sonra başlar. Ancak farklı Protestan mezheplerinde Evharistiya'dan üç saat önce başlar. Bu ibadet merasiminin bitiş zamanı bütün mezheplerde aynıdır.
Eskiden kilise olan İstanbul Kariye Camisi'nde İsa'nın 5 bin kişiyi ekmekle doyurması tasviri. Bu münasebetle "ekmek ve şarap ayini" yapılır
Kiliseye mensubiyet oruçları: Anglikan kilisesi dışındaki Hıristiyan mezheplerince benimsenen, fakat farklı biçimlerde uygulanan bu oruçların en önemlisi ve uzun sürelisi Hz. İsa'nın çölde kırk gün boyunca tuttuğu orucun anısını yaşatmak üzere IV. yüzyılda başlatılan ve Paskalya'dan önceki kırk güne denk gelen oruçtur. (ERE V, 765-770)
Paskalya münasebetiyle Bulgar Ortodoks Sveti Georgi Kilisesi'nde de yapılan ayin, 2022, Edirne / Fotoğraf: ehsonhaber.com
'Lent' adıyla bilinen bu oruç, Hıristiyanlarca genelde Paskalya'ya hazırlık olarak yorumlanır. Dua ve tövbelerle bezenmiş böyle bir oruç/perhiz sayesinde kişinin kabahat ve günahlardan (manevi kirler) temizlenmiş olarak Paskalya'ya erişeceğine inanılır.
İran'daki Paskalya şölenine diğer din mehsupları da ilgi duyarlar / Fotoğraf: Amin Khosroshahi/ISNA
Paskalya, her yıl nisan ayının on beşinden sonraki ilk pazar olarak belirlenmiştir. Dolayısıyla kırk günlük oruç/perhiz süresi de Katolikler arasında şubat ayında 'küllü çarşamba' denilen günde başlar. Bu isimlendirmenin sebebi, o gün kiliselere tövbeye çağrılan Hıristiyanların üzerine ölümü ve yeniden dirilişi, günahlardan affı sembolize eden kül serpilmesidir. (Hıristiyan Dini, s. 137)
Paskalya yumurta süsleme ve şenlikleri Nevruz etkinliklerini andırıyor, İran, İsfahan
Katolik ve Ortodokslar kırk günlük Paskalya'ya hazırlık orucu/perhizi dışında her hafta çarşamba, cuma ve cumartesi günleriyle önemli yortu günlerinden önce de oruç tutarlar.
Hıristiyanlıkta başta bir aylık olan oruç ibadeti, sıcak bir mevsim olan yaza denk geldiği için ilkbahara alınmıştır. Bundan dolayı 10 gün daha ilave edilip 40 gün olarak tutulmuştur.
Belli bir dönem için, kırk (veya 43) gün oruç tutan Hıristiyanlar, kralın rahatsızlığı sebebiyle 10 gün daha ilave etmişler ve orucu 50 güne çıkarmışlardır.
Vasfı, zamanı ve sayısı değiştirilen Hıristiyan orucu, 'Büyük Perhiz' adıyla ağır bir şekilde tutulmuştur.
Hıristiyanların 'Paskalya Perhizi' olarak adlandırdıkları bu oruç onlar açısından çok önemlidir. İsa'nın çarmıha gerilmesi olayı sonrasında vuku bulduğuna inandıkları dirilişinin anısına gerçekleştirdikleri paskalya kutlamaları öncesindeki gün tutulan oruçtur.
İsa'nın yeniden dirilişine inanılan günün kutlandığı Paskalya Bayramı münasebetiyle Aya Yorgi Kilisesi'nde düzenlenen ayin / Fotoğraf: ensonhaber.com
40 gün süren Paskalya orucu, İsa'nın çöldeki kırk günlük orucundan dolayı uzun tutulmaktadır. İsa'nın doğumunun kutlanması ve ahir zamanda geleceğine inanılması nedeniyle tutulan Noel orucu da Noel öncesinde dört hafta olarak tutulmaktadır.
İsa Mesih'in çöldeki mağarada sınanıp denendiğine inanılan günü tasvir eden resim / Kaynak: JamesTissot Brooklyn Müzesi
Hıristiyanlıkta bireysel olarak tutulan orucun günleri çarşamba, cuma, cumartesidir. Hıristiyanlara göre çarşamba, İsa'nın ele verildiği gün, cuma öldüğü gün, cumartesi de gömüldüğü gün olarak bilinmektedir.
İstanbul Kariye Camisi'nde İsa Mesih'in Kana Köyü'nde suyu şaraba çevirmesinin tasviri / Kaynak: kutsalkitap.org
Hıristiyanlıkta üç tür oruç vardır: Normal, tam ve kısmi.
Normal oruç, sadece yemeden uzak durmadır. İçmeye normal oruçta müsaade edilmektedir.
Tam oruçta hem yemeden hem içmeden uzak durulur. Hiçbir yiyecek yahut içecek ağza konulmaz.
Kısmi oruçta ise tadı güzel bir yiyecek, et yemeği ve şarap içmeme şeklindedir. Hıristiyanlıkta en yaygın olanı tam oruçtur ve iki etsiz öğün orucu olup içmeye müsaade edilir.
Hemen bütün Hıristiyan mezheplerinde, gece yarısından ertesi günün ilk yarısına kadar oruç tutmak farzdır.
Kimileri, iftarda yağlı yemek (özellikle süt ürünleri, yağlı ekmek, et ve yumurta türünden proteinli yemekleri) yemezler.
Bazıları, sabahtan akşama kadar yiyecek yememek ve su içmemek kaydıyla oruç tutarlar; bazıları ise sadece çarşamba günü oruçludur.
Hıristiyanlıkta yirmi bir yaşını dolduranlar oruç tutmakla mükelleftir. Altmış yaşından sonra oruç mükellefiyeti düşmektedir.
Hastalık, ruhi ve bedeni kuvvetsizlik, fakirlik, askerlik durumu, ağır ve yorucu işçilik durumunda olanlar oruç ibadetinden muaf sayılmıştır.
Monofizit (İnsansal özelliğini yitirmiş İsa Peygamber'de sadece tanrısal bir doğa kaldığına inanan)
Hıristiyanlardan Süryani kilisesinde yıllık oruçlar şöyle sıralanır:
Büyük oruç: Kırk günlük Paskalya öncesi oruca yedi günlük 'elem haftası' orucunun da eklenmesiyle tutulur. Ninova orucu: Şubat ayında tutulan on üç günlük oruçtur. Haziran başı perhizi: Üç gün sürer ve Havarilerin orucu sayılır. Ağustos perhizi: Meryem Ana orucu olarak bilinir. Aralık perhizi: 5-25 Aralık arasında Noel'e hazırlık amacıyla tutulur.Oruca başlama yaşı Ortodoks ve Süryani kiliselerinde on dört-on beştir.
. Süryani cemaatin tarihi Meryem Ana Kilisesi'nde katıldığı bir Paskalya ayini. Papaz Yusuf Akbulut'un yönetitği ayin 3 saat sürüyor, Diyarbakır, Nisan 2022
Doğu kiliselerindeki Paskalya kutlamasının tipik örneğine Eidi Pâk (Farsça Eid-i Pâk Hojasteh Bad) şenliğinde rastlıyoruz.
İran'daki Ermenilerce kutlanan Eid-i Pak Hojasteh Bad isimli Paskalya şöleni / Fotoğraf: Erfan Kouchari
Bu şenlik/bayram, sadece oralı Hıristiyanlar için değil, bütün İranlılar açısından önemlidir. Bilhassa Tahran ve İsfahan'daki Ermeni mahalleleri bu merasim sırasında pek süslü olur.
Paskalya'daki merasim âdetleri, İran'da kutlanan Nevruz bayramındakileri andırmaktadır. Rusya'daki yılbaşı kutlamalarının ise değişmez bir sembolü vardır: Ormanın babası ve Kar Kızı Snegurochka.
Hatay Samandağ Vakıflı Köyü Ermenilerinin Nisan 2022 Paskalya münasebetiyle katıldıkları ayin / Fotoğraf: ensonhaber.com
Müslümanlar arasında oruç
Oruç, Farsçadaki 'rûze' kelimesinin Türkçeleşmiş halidir. Arapçası 'savm' yahut 'sıyâm'dır. Arapçada savm kelimesi, bir şeyden uzak durmak, bir şeye karşı kendini tutmak, engellemek anlamında kullanılmaktadır.
Fıkıh terimi olarak oruç, imsak vaktinden iftar vaktine kadar geçen sürede, bir amaç uğruna yeme içmeden uzak durmaktır.
Türkler, oruç kavramını Arapçadaki 'savm' Farsçadaki 'rûze' kelimesinden 'rûze-orûze-orûz-oruç' şekline getirerek Türkçeleştirmişlerdir.
Kürt toplumunda oruç, 'roji' olarak isimlendirilir.
Ramazan ayı birçok Müslüman ülkede oruç ayı, dua ayı, gufran ayı, ibadet ayı, bazı yerlerde de cömertlik ayı olarak nitelendirilir. Bu ayda yapılan ibadet 'savm, sıyam, ruze' adlarıyla da tanınır. Türkiye'de 'oruç ayı' olarak kabul görmüştür.
Sahur davulu, Türkiye'deki ramazan gecesinin vazgeçilmesi sayılır / Görsel: kuaza.com
Ramazan, 'remza' kökünden türemiş isim soylu bir kelime olup 'kızgın taş' manasına gelir. Araplar çok sıcak günlerde oruç tutmuşlar. Aylara isim verirken, oruç ayı şiddetli sıcaklara denk geldiğinden adını 'ramazan' koymuşlar.
Başka bir görüşe göre de ramazan 'yakıcı' manasına geldiğinden, günahları eritmeye vesile olması için oruç ayına bu isim konulmuştur.
Ramazan kelimesi, aynı zamanda Allah'ın isimlerinden biridir. Allah'ın rahmeti sayesinde yanıp yok olunma arzusu dikkate alınarak oruç tutulan aya bu isim verilmiştir. Bu manada 'Şahr-i Ramazan' yani 'Allah'ın ayı' da denilmiştir.
Müslümanlarca diğer aylardan daha üstün ve kutsal kabul edilen ramazan ayı, Kur'an ve hadislerde isminden en çok bahsedilen aydır.
Bu arada bir yanlışa işaret etmek gerek: Cami minarelerine asılan bez ve ışıklı mahyalar üzerine basmakalıp tarzda yazılmış 'Şehr-i Ramazan' ibaresi yanlıştır.
Çünkü Arapça ay manasında 'şahr' kelimesi kullanılır; (Şehr) sözcüğü ise Farsçada hem şehir hem de medeniyet manasına gelmektedir.
Mahyalara "Şehr-i Ramazan" yazılan ibarenin doğru yazılımı "Şahr-i Ramazan" olmalıdır
Bu durumda mahyalarda kullanılan 'Şehr' ifadesi, sözlük manasıyla şehir-kent demek oluyor ki, doğru seçim 'Şahr-i Ramazan' olmalıdır.
Müslümanlar, ramazan ayında Kur'an okumaya her zamankinden daha fazla özen gösterirler. Çokça okuyup tefekkür etmek en büyük sevaplar arasındadır.
İslam Peygamberi ile Cebrail isimli melek arasında karşılıklı Kur'an okunduğu rivayetine dayanılarak, bu hadiseye 'Mukabele' (yüz yüze, karşılıklı, karşı karşıya manasında) denilmiştir.
Bunun için Müslümanlar, camilerde ve evlerde bir araya gelerek, her gün bir cüz okurlar. Ramazan ayının sonuna gelindiğinde Kur'an'ı baştan sona bir kez okumuş yani hatmetmiş olurlar.
Burada dikkat çeken bir nokta var: Mukabele (karşılıklı Kur'an okuma) sadece Ramazan ayına mahsus bir gelenek ise, günümüz Müslümanları ve bilhassa Türkiye'dekiler neden oruç ayının dışındaki vakitlerde de 'mukabele' adı altında okuma toplantıları yapmaktadırlar? Sorup geçelim!
Müslümanlara farz kılınan ramazan orucundan ayrı İslam dinini benimseyenlerce tutulan başka oruçlar da vardır.
Şevval ayında altı gün tutulan 'şevval orucu'; Muharrem ayının onuncu günü tutulan 'aşure orucu'; her hafta pazartesi ve perşembe günleri tutulan 'pazartesi-perşembe orucu'; Zilhicce ayının dokuz gününde tutulan 'zilhicce orucu'; haram aylarında perşembe, cuma ve cumartesi günleri tutulan 'haram ayları orucu'; şaban ayında tutulan 'şaban orucu'; gün aşırı yani bir gün tutup ertesi gün tutulmayan 'Davud orucu' vb Müslümanlar tarafından tutulan oruç çeşitleri arasındadır.
Eski Türklerdeki Göktanrı inancı yahut Tengricilik'te de oruç geleneği yer almaktadır. Gönüllülük esasıyla yapılan oruç ibadeti Türklerde farz değildir. Bu orucun da çeşitleri vardır.
Şöyle ki:
'Kün Yanırganı' olarak adlandırılan oruç 25 Aralık'ta et, süt ve tuzun yenmemesini içerir. 'Tengri Yanırgan' olarak adlandırılan ve 'Çağa Bayramı' olarak da bilinen Ay ve Ülker yıldızının birleştiği gün tutulan bir başka oruçta ise hayvanlardan süt alınır, bal toplanır ve dört gün boyunca süt, tuz, et yenmez, sadece sebze yenir.
21 Mart'ta yani Nevruz zamanında Güneş ile Ay birleşir. Üç gün üç gece ritüel zamanı toplam altı gün oruç tutulur ve sadece süt ürünleri ve sebze yenir.
6 Mayıs'ta her yerin yeşillendiği zamanda 'Hıdırellez' diye adlandırılan vakitte bir ritüel yapılır. Dört gün öncesi ve dört gün sonrası olmak üzere sekiz gün oruç tutulur. Tuz ve et yenmez, sadece sebze ile süt tüketilir.
21 Haziran'da yer ve gök birleşir. Türkler, bu günü 'Güneş bayramı' olarak ilan ederler. Beş gün öncesi ve beş gün sonrasında olmak üzere toplam on günü oruçlu geçirirler. Bu süre boyunca et ve tuz tüketmezler.
21 Eylül'ü Türkler 'Ay Bayramı' olarak adlandırırlar. Altı gün öncesi ve altı gün sonrası olmak üzere toplam on iki günü oruçlu olarak geçirirler. Bu sırada et ve tuz yenmez.
Tengricilik'te oruç ve bayramlar, astronomik gelişmelerle ilgilidir. Oruçta su ve yemek değil et, tuz ve hayvansal gıdalar yasaklanmış, sadece sebzeye yönelmişlerdir.
Türklerde et hayat kaynağı olduğu için et tüketiminden vazgeçmek nefis için büyük bir imtihandır. Özellikle etten vazgeçip sebzeye yönelmek, Türkler adına sağlık açısından da olumludur.
Meraklısına bir not: Yukarıda bahsedilen gelenek, tören, şenlik, bayram, oruç, ibadet, perhiz ve benzeri kutsama ayinlerinin sadece Türklere ait veya onlarla sınırlı olduğunu iddia etmek tarihi gerçeklerle uyuşmaz.
Hindistan ile İran'dan başlayarak Orta Asya, Moğolistan ve Sibirya'nın uç noktalarına kadar uzanan geniş bir coğrafyada yaşayan kabile, kavim, topluluk ve halkların kültürlerinde de benzer ritüeller vardır.
Kaynakça:
1. Ali Yıldız Musahan, "İslam İtikadında "Kutsal'ın Sınırı", E-Makâlât Mezhep Araştırmaları, 8/2, Güz 2015. Muammer Cengil, Dila Baran Tekin, "Kutsal Zaman, Algılanış Biçimi ve İbadet Hayatına Etkisi", Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, C. 15, 2016/1. 2. Gül Gebzeci, "Osmanlı Toplumunda Ramazan Kültürü (Yüksek Lisans Tezi), Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı, Kütahya 2018. 3. Celaleddin Çelik, Sosyal Zaman ve Din, Çizgi Yayıncılık, Konya, 2010. 4. https://antakyagazetesi.com/alevilerde-muharrem-ayi-ve-asure. 5. Hızır orucu günleri başladı, Alevi Bektaşi Federasyonu duyurusu, 21 Şubat 2015. 6. Müjgan Halis, "Dersim'in Binlerce yıldır süren yeni yıl karnavalı, Gağan", https://www.indyturk.com/node/292731 7. https://www.gzt.com/mecra/uc-ulkeye-dagilmis-bir-topluluk-durzler-3457631. 8. https://stringfixer.com/tr/Ismailis; https://stringfixer.com/tr/Sikh_philosophy 9. Doç. Dr.İlbey Dölek; "Yeşeya: 58 Bağlamında Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam'da Makbul Orucun Anlamı", Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Cilt 10, sayı 23, Aralık 2019; Naci Cem Öncel, "İlk oruç ne zaman tutuldu" başlıklı yazısı, Hürriyet gazetesi, 19 Haziran 2015. 10. https://islamansiklopedisi.org.tr/oruc. 11. Tahsin Feyizli, İslam'da ve Diğer İnanç Sistemlerinde Oruç-Kurban, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayınları, İstanbul, 1988; Recep Demir, "Diğer İnanç Sistemlerinde ve İslam'da Oruç (Karşılaştırmalı Bir Analiz)", Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, C.9, Sayı 42, Şubat 2016. 12. Fatma Yüksel, "İlahi Dinlerde Oruç", Din ve Hayat Türk Din Vakfı İstanbul Müftülüğü Dergisi, S.5, İstanbul, 2008; Osman Cilacı, "Semavi Dinlerde Oruç", Diyanet Dergisi, C.17, Temmuz Ağustos 1978; Muhammed Akram, "Dinler Tarihi Açısından Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam'da Orucun Anlamı ve Önemi", Ramazan ve Oruç, Editörler; Berat Açıl, Fahrettin Altun, Serhat Aslaner, Mustafa Demiray, Halis Kaya, Ümraniye Belediyesi, İstanbul, 2015. 13. Ahmet Kahraman, "Eski Dinlerde ve İslam'da Oruç", Diyanet İşleri Başkanlığı Dergisi, C.10, Sayı 112-113, Eylül-Ekim 1971. 14. Thowhidul İslam, "Hinduizm, Budizm ve İslam'da Oruç: Mukayeseli Bir Çalışma": Ramazan ve Oruç. 15. İlmihal, C.1, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 2008. 16. Mustafa Ünal, Dinlerde Kutsal Zamanlar (Takvimler, Dini Gün, Bayram ve Törenleri), IQ Kültür Sanat Yayıncılık, İstanbul, 2008. 17. Mehmet Katar, "Hıristiyan Bayramları Üzerine Bir Araştırma", Dini Araştırmalar Dergisi, C.3, S.9, Ocak- Nisan 2001. 18. Hacı Mehmet Günay, "Ramazan", DİA, C.34, İstanbul, 2007. 19. Mehmet Kaplan, Milli Kültür, Ankara, 1977. Halil Altuntaş ve İsmail Karagöz, Oruç İlmihali, Diyanet İşleri Başkanlığı, Ankara, 2010. 20. İbn-i Fazlan, Seyahatname, (çeviren Ramazan Şeşen), İstanbul, 1985; Umut R. Sazçalar, Yaşayan Tengricilik, Kutlu Yayınevi, İstanbul, 2016.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
oruçdininançFaik Bulut Independent Türkçe için yazdıFaik BulutÇarşamba, Nisan 27, 2022 - 08:00Main image:<p>Kolaj: Independent Türkçe</p>
TÜRKİYE'DEN SESLERrelated nodes: Farklı inançlarda ve İslamiyet'te oruç geleneği (1) Type: newsSEO Title: Farklı inançlarda ve İslamiyet'te oruç geleneği (2) copyright Independentturkish:2024-11-10 15:23:00