Muristek
Un, şeker, ceviz, fıstık, yağ fiyatının birkaç katına ulaştığını belirten bir üretici, elektrik ve üretimdeki diğer girdilerden kendilerinin de şikayetçi olduğunu belirtti: " Biz, işimizi kaliteden ödün vermeden yapmaktayız. Elbette asgarî ücretlinin bir kilo kadayıfa, baklavaya 150 TL vermesi beklenemez. Artık tatlı bir sohbet için kadayıf da lüks oldu baklava da. Bunun farkındayız. Maliyeti düşürmek için kalitesiz yağ ve bezelye kullanan var. Bunu kabul ediyoruz."
Bezelyenin öğütülmüş halinin Antep Fıstığı karışımıyla kullanımının baklava ya da kadayıf üstü süslemede daha çok kullanıldığını belirten üretici, "Bu bilen için oldukça kolay, farkına varılan bir hile. Temennimiz, bezelyenin sağlığa zarar vermemesi. Başka bir katkı olsaydı, durum değişiklik gösterirdi." dedi.
Ilgili odanın konu hakkında bir açıklamada bulunup bulunmadığı sorulduğunda kendilerinin bilgi sahibi olmadığını belirten üretici, " Üzülüyoruz, doğrusu. Diyarbakır Kadayıfı patentini alan Şehir olarak, vatandaşın sıkıntısını biliyoruz. Satışlarımız fiyat artışlarıyla düştü, kabul ediyoruz. Sağlıksız ortamda, merdiven altı üretimlere de gönlümüz razı değil. Vatandaş, artık bir kilo değil, yarım kilo ile yetiniyor. Misafire tatlı ikramı ortadan kalktı. Çoğu âile, pandemi sonrası artan misafirliklerde tatlısını evde kendisi yapıyor. Bunu bizden alınan çiğ kadayıftan biliyoruz." ifadelerini kullandı.
Vatandaşın rağbet gösterdiği mahalle tatlısının da kilosunun yer yer 40-50 TL arasında değiştiği şehir merkezinde geçimini zor şartlarda sağlayan vatandaşın sofrasında misafire ikram edeceği tatlı, ev kadınının maharetli elleriyle şekilleniyor.
Mehmet Zeki ÖZER