AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, katıldığı bir canlı yayında ülke ve İzmir gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Dağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ABD’deki TURKEN Vakfı’na ilişkin iddialarına yanıt verirken iddiaları nedeniyle Kılıçdaroğlu'na “fetöcü” göndermesi yaptı. Dağ ayrıca, ekonomik krizden çıkış, enflasyonun düzelmesi ve fahiş kira fiyatlarına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “kaçış planı” iddiasıyla gündeme getirdiği ve video mesajıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aile bireylerine TURKEN Vakfı aracılığıyla para aktarımı yapıldığını iddia etmiş ve ailesiyle birlikte ABD’ye kaçma planları olduğunu ifade etmişti. “FETÖ’NÜN SÖZCÜLÜĞÜ YÖNTEMİNİ KULLANIYOR” Kılıçdaroğlu’nun iddialarına yanıt veren Dağ, “siyasette ahlak” vurgusu yaptı ve Kılıçdaroğlu CHP’siyle AK Parti arasındaki fark artık ideolojik değildir. Tek farkımız ahlaki. Yalan söylemeyi kendine adet edinmiş bir siyasetçiyle ahlaki siyaset yapma çok zor. Kılıçdaroğlu bir süredir yalan retme ve bunları devam ettirme gayreti içinde. Evden stüdyodan, otel odasından çekilen videolar ve bunlarla toplumun inanmasını sağlamaya çalışmak… Kılıçdaroğlu'nun yöntemi FETÖ’nün sözcülüğü yöntemini uyguluyor. Kılıçdaroğlu bunu ilk kez uygulamıyor. Bu olay üzerinden yorumladığımızda bunu çok net görüyoruz. Karanlık durumlar… Grup toplantısında bir açıklama yapacağını söyleyip beklentileri yükseltti ama gündemi takip eden herkes açıklamların bu mşinavlade olduğunu gröüşlerdir. Kılıçdaroğlu FETÖ tarafından eline tutuşturulan şeyleri söyleme derdinde. Kılıçdaroğlu'nun yaptığı AK Parti’ye iktidar muhalefet değildir. Lilac.daroğlu Türkiye'ye ve Türkiye’nin menfaatine muhalefettir. Kılıçdaroğlu'nun ortaya koyduğu iddiaların neredeyse tamamı FETÖ’nün ortaya koyduğu iddialar. Vakıflar olayına gelelim… Bürokratlar ayırıyor. Bir sarı renk oluşturuyor. Bunu 28 Şubat'ta da yapmıştı. Biz AK Parti olarak karşısında net durunca geri adım atmıştır. Bugün bürokratları hedef alıyor. Siyasette rekabet olacak. Ama siyasi rekabette bir siyasi ahlak vardır. Ne kendi ailenizi ne de rakibinizin ailesini karıştırırız bunun içine” dedi. “KILIÇDAROĞLU DALGA KONUSU OLUYOR” Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının ardından AK Partili isimlerin “telaşlandıklarına” ilişkin kamuoyunda oluşan algıların da yanlış olduğunu belirten Dağ, “Hiçbir telaşımız yok. Gayet rahat bir şekilde o yalanlara cevap veriyoruz. Bunları cevapsız bırakınca bu kez de cevap vermediniz demek ki kabul ediyorsunuz durumu ortaya çıkarılıyor. Kılıçdaroğlu'nun söylediği sözleri bir gazeteci ya da kahvede biri söylese dikkate almazsanız. Kılıçdaroğlu öyle ya da böyle Türkiye'nin 2. partisinin genel başkanı. Biz onun söylediği sözleri onu umursamadığımdan değil, milletimize kıymet verdiğimiz için yanıt veriyoruz. Ama ahlaki olarak zor. Ahlaki değeri olmayan birine karşı kendinizi ifade etmek zor. Ama bir telaş falan sardığından değil. Ortada kamuoyunun pek de bilmediği TURKEN vakfı… Fetöcüler birli bu vakıf amerika'da bursa ve yurt imkanı veriyor. 14 yurdu var, 21 karlı büyük bir yurt da yapıyor. Biz Türk evini açtığımızda 'Neden Türk evi açıyorsunuz yurt açsanıza' diyordu. Buyrun yurt açıyoruz. Hepsi kamuoyuna açık şeyler. Biz de Kılıçdaroğlu açıklayınca vakıflarla görüştüğümüzde hepsi açık şeyler. Bu ifadeler o kadar altı boş ifadeler ki… Üzerinde konuşmak bile zul kabul edilmeli. Kılıçdaroğlu ‘kaçış’ diyor. 15 Temmuz gibi bir gerçeklik var. buun üzerinden Sayın cumhurbaşkanımızı ve ailesini, bizleri itham etmek doğru bir yol yada yöntem değildir. Kılıçdaroğlu dalga konusu oluyor bu şekilde” diye konuştu. "6'LI MASA KONUSUNDA SIKINTILARI VAR Kİ..." Kılıçdaroğlu'na iddiaların ispatlanması gerektiği mesajını veren Dağ, “Bu açıklamalar bize siyaseten bir zarar vermiyor. Kılıçdaroğlu'nun yaptığı açıklamalar ya balon gibi patlıyor ya da boşlukta kalıyor. CHP siyaseti inandırıcılığını yitiriyor. Kılıçdaroğlu’nun yalanları artıyor, yalanlar ispatlanamıyor. CHP merkezinin bir yalan merkezi haline geldiğini görüyor halkımız. Mesela elektrik faturası… Kendisi elektrik faturasını ödeyeceğini söylediğinde alsında partisinin vekilllerine de bunu söylemişti ama sonra vazgeçti. Bun ifadelerin bize zararı yok. Biz cevabımızı verip kendi gündemimize dönüyoruz. Gündemimiz ekonomi. Ama anlaşılan Kılıçdaroğlu'nun 6’lı masa konusunda sıkıntıları var ki kendisini hep öne çıkarmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı. “KILIÇDAROĞLU’NUN VİRAJLARINA ALIŞIĞIZ” Kılıçdaroğlu'nun Milletin Sesi mitinginde yaptığı konuşma ve o konuşmadan “cumhurbaşknalığı adayı” olacağı sonucunun çıkması hususuna da değinen Dağ, “Sadece o açıklama değil. Bir süredir Kılıçdaroğlu ve etrafındakiler yarın öbür gün viraj alamayacak şekilde kendilerini bağlıyorlar. Şu anda Kılıçdaroğlu'nun adaylığını ifade etmeyen sadece genel merkez kaldı. Bizim İzmitr’de belediye başkanı grup başkan vekilleri, neredeyse herkes Kılıçdaroğlu'nun adaylığını ilan ettiler. Ama biz Kılıçdaroğlu’nun virajlarına alışığız. Bu konuda kendilerini bu kadar bağladıktan sonra nasıl geri dönüş yapacaklar çok merak ediyorum” dedi. “ORADAN TEK BİR ADAY ÇIKMAZ” 6 muhalefet partisinden ortak bire aday çıkacağına inanmadığını da belirten Dağ, “6’lı masadan tek bir ittifak çıkmayacağı gibi oradan tek bir aday da çıkmaz. Bize AK Parti hala adayını açıkladı diyorlar. Biz çok net söyleyelim hep de söylüyoruz bizim 2023 seçimlerinde adayımız Recep Tayyip Erdoğan’dır” diye konuştu. “BİR ANDA OLACAĞINI SÖYLEMEK İDDİALI OLUR” Son olarak her geçen gün derinleşen ekonomik buhran, enflasyon ve fahiş kira artışlarına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Dağ, yakın zamanda kamuoyuyla çözüm haritasının paylaşılacağını belirtti ve “Milletin gündemi neyse AK Parti'nin gündemi o olmuştur. Bizim önümüzdeki en önemli gündem ekonomidir. Bunun da birçok alt versiyonu var. Kiralar, enflasyon işsizlik, hayat pahalılığı… bunların bir kısmında netice alıyorsunuz. Mesela iş bulmayla ilgili veriler de yükseliyor. Dolayısıyla ekonomiyle alakalı hem Hazine’nin hem de Ticaret Bakanlığı’nın kullanacağı yöntemler… Bunların bazılarını planlı bir şekilde harekete geçirmesi gerekiyor. Ben ekonomist değilim. Siyasette oldukça ekonomiyle iç içe oluyorsunuz. Bizim inşallah… buradaki en temel amacımız enflasyonu düşürmeye yönelik hamleler. Öncelikle stabil kalması sonra düşmesini sağlamak. Burun yanında alım gücünün artması için yapılacak hamleler. Sosyal devlet anlayışıyla yapılacak işler. Vatandaşın alım gücünü artıracak hamleler yapmak. En önemli işler bunlar. Enflasyonu düşürmek için yapılacak işlerimiz var elbet. Peyderpey düşecek. Bir anda olacağını söylemek çok iddialı olacak ama bir yandan adıma dım düşmeisni sağlarken diğer yandan da o süreçte vatandaşının yanında olduğunu gösterecek şeyler yapmak. Ev fiyatlarındaki artış, bununla bağlantılı olarak kira fiyatlarındaki artış gündemimize geldi. Bununla ilgili 4 bakanlığımız bir çalışma yaptılar. Çalışmayı bir boyuta getirmek için çalışıyorla. Bir boyuta getirdiler önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılacak. Benim dikkatini çekmeye çalıştığım nokta, milletimizin gündeminde olan şey bizim de gündeemeizdedir. ALınması gereken tedbirleri de alma konusunda gerekli iradeyi ortaya koyarız” dedi.