Muristek
RİZE UÇUYOR! YA ÇAYKUR RİZESPOR ?..Çaykur Rizespor adına bu sezonun tek kelimelik özeti “Eziyet Sezonu “olarak kayıtlara geçti ve bitti.
Başkan Tahir Kıran yönetiminde yeşil -mavili takım büyük umutlarla sezona başlamıştı ama gelinen noktada Başkan Kıran’ın çok güvendiği Bülent Uygun, evladı gibi sevdiği kolladığı sportif direktör Fahri Tatan “ Fos” çıktı.
Bu saatten sonra her iki futbol adamı demeyeceğim ticari ağırlıkları daha fazla olan bunlar hangi yüzle Başkan’ın ve Rizelinin karşısına çıkar bilemem ama tek gerçek Başkan Kıran çok ama çok büyük hayal kırıklığı yaşadı, Çaykur Rizespor camiası da bununla birlikte “deprem” i gördü, yerle bir olduk…
Uygun’dan sonra gelen Hamza hoca ve son olarak Bülent Korkmaz’da bu takıma bir şey veremedi. Futbol kimliği oluşturamadılar. Hatalar sinsilesi sezon boyunca devam etti. Futbolun ana aktörleri olan oyuncu grubu bir türlü takım olamadı. Üst düzey para mutluluk getirmedi, şımardılar, çalışmadılar, tekmeye kafa uzatmadılar, saha içinde birlik olmadılar, hakemler bir yandan, futbolcular bir yandan sezon başından beri giydikleri yeşil -mavili renklere ihanet ettiler ve o kutsal formamızın renkleri sezon sonunda kap kara olarak tarihe geçti. Ben olsam geçen hafta da yazdım bu futbolcu grubundan alt yapı harici kimseyi tutmam kadroda. Hepsi ihanet etti, dün akşam Gaziantep’te hep beraber gördük, bu takım gazozuna bile çıktığı maçta iki topu bir arada yapamadı, yazıklar olsun hepinize. Bir başka önerim de bu takım birçok maçta puanını çalan hakemlere. Özellikle Cüneyt Çakır efendiye. Sözde “kaplama” Rizeli Cüneyt Çakır hoca dünya kupasına gidemedi. Vah vah.. Çok büyük iş. FİFA gördü ne haltlar ettiğini bizim yeni MHK görmedi, hala maç veriyor kendisine. Rizeliler olarak kendi aramızda toplanıp, Rize meydanında Cüneyt için hayrına “lokma” dağıtmak farz oldu. Dünya kupasına gidemedi, Rizeli lokma dağıttı. Bence bırakın Türkiye’de Dünya’da manşet olur. O zaman anlar Cüneyt efendi, sağlığında lokma dağıtıldığı zaman anlar dünyaları yaratmış, kibri paçasından akan, yıllardır çaldığı çalmadığı düdüklerle birçok takımı ve özellikle Rizelinin hakkını yediğini işte o zaman anlar malpet li kaplama Rizeli Cüneyt!..
Gelelim saadete…
Rahmetli eski Başbakan Mesut Yılmaz döneminde kısmen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde Rize şehri yatırımı “iliklerine” kadar hissetti.
Rize şehri mega projelerle ihya oldu desek yalan olmaz, Allah çarpar bizi.
Bir Havalimanı büyük bir hayal dı ve geçen hafta muhteşem bir törenle hizmete açıldı.
Bir Ovit tüneli projesi, bir yapımı devam eden bana göre hepsinden önemli olan İyidere Lojistik üst projesi, bir Şehir hastanesi, bir Rize merkez ve ilçelerde devam eden kentsel projeler..
İşin nüvesi şu arkadaşlar.
Merkezi hükümet Ankara, Rize ne istediyse verdi, bir bir hayata geçiyor. Eksik var mı? Elbette var. Beğenirsin oy verirsin, beğenmesin sandık zamanı vermezsin olur biter..
Anlatmak istediğim Rize artık Dünya’ya açılan bir kapı oldu ama maalesef Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aynı şekilde desteğini alan bu takım için sponsorlar vasıtasıyla “oluk oluk “ para aktarılan Çaykur Rizespor tam tersi küme düştü!
Bu işte yıllar boyu bir terslik var. Bu takıma bu kadar üst düzey gelir sonuç her sezon eziyet, düştük mü, düşüyor muyuz korkuları ardından acı son ve küme düştük..
Burada göreve gelen hocalar ve özellikle sportif direktörler Başkanları laf salatası altında iyi niyetini kullandılar. Olan bize oldu, olan Rizeliye oldu. Rizeli her sezon ligi ilk beş içinde bitirelim demiyordu ki. Rahat bir sezon geçirelim, o takım ekonomik sıkıntı altında o muhteşem transferleri nasıl yapıyor, biz neden yapamıyoruz? İçerde dışarda Rizespor maça çıktığı zaman taş gibi takımımız olsun, kimse bizimle alay etmesin, kimsenin puanını istemeyiz ama kimse de bizden puan çalmasın, güçlü olalım, hakkımız yenmesin, taraftar, camia, futbolcu, başkan, yönetim, Rize şehri ve ilçeleri ile bütünleşsin. Rize dışında yaşayan milyonlarca Rizeli memleketinin takımı ile gurur duysun. Kısaca komşumuz Trabzonspor camiası neler yapıyor ve başarıyorsa bizde ona yakın bir şeyler yapalım. Çaykur Rizespor’umuz bu şehrin en önemli markasından biridir. Başarılı olalım dedik, dedik, yazdık, yazdık, söyledik, söyledik dinletemedik.
Sonuç..
15 yıldır aralıksız her gün bağlı bulunduğum gazetede tam sayfa Rizespor haberi yapıyorum, her maç sonu köşe yazımı sizlerle paylaşıyorum. Bende yoruldum. Bir adım ileri gitmek yok, kulak veren yok, Rize şehrinde futbol adına ortak akıl yok..
Bu kadar Ankara destekli imkân altında Rize şehri uçuyorsa ( Bu yatırımları beğenmeyenler olabilir, daha fazlasını isteyebilirler, saygı duyarım.. ) , Çaykur Rizespor her sezon eziyet çektiriyorsa bu işte bir terslik var arkadaşlar…
Ezcümle..
Artık Rize şehrinin spor tercihine ihtiyacı var..
Futbolda yıllardır yazdığım gibi, gelen futbolcu ihya oldu kazandı, teknik direktör at yüküyle para kazandı, menajerler Rizespor’un sırtından metresinin eski kocasına bile yat aldı kazandılar. Olan Rize şehrine oldu, Rizespor taraftarına oldu. Bir gram katkısı yok bize, hep eziyet, Rizeli tansiyon hastası oldu, şeker hastası oldu, eşiyle çocuğu ile kavga etti, aile düzeni bozuldu.
Bu şehirde ilk tercih futbol olmamalı. Futbola çok kötü kapitalizm bulaştı. Yiyen yiyene. Bu sektöre çok pis insanlar bulaştı ve çoğu bizi buldu. Gurur duyduk Belediye Kadın Basketbol takımı ile, aynı şekilde Hentbol da erkek ve kadınlarda şampiyon olduk. Bizim salon sporlarına dönmemiz lazım. Gelecek sezon ben iddia ediyorum kapalı spor salonu bu Rizeli taraftara basketbol maçlarında yetmeyecek. Bunun yanında güreş, bisiklet, yüzme, Yelken, kano, voleybol, halter ’de Dünya kupasında iki sporcumuzla tarih yazdık..
Naçizane fikrim ..
Çaykur Rizespor futbol takımı bu taraftarı yıllardır küstürdü ve deniz bitti. İnsanlar artık maça gitmiyor. Askoruzun o soğuğu bir yere kadar ama her sezon çekilen çile taraftarı bezdirdi.
Rize şehri salon sporlarına dönmeli. Bu şehirden birçok olimpiyat şampiyonu çıkar, çok yetenekli gençler var. Takım sporlarında da başarılı oluruz. Bakınız çay çorba parasına kurulan Belediye Kadın Basketbol takımı seneye Fenerbahçe , G.Saray ve Beşiktaş’ı Rize’ye getirecek, ayağına getirecek. Ya Çaykur Rizespor’umuz? Yıllardır getirdik de ne oldu. Yenersin G.Saray’ı o camiadan bin ton küfür, hakaret, Fener’in uşağı derler sana. Yenilirsin Fener’e Trabzonlu bu kez sattınız Fener’e der! Bu bitmez, altyapın ve transferde futbol aklın aynı şekilde kendi ayakların üzerinde kalıcı gelirin olmadığı sürece bu bitmez. Ne dersiniz bizim spor tercihimizi değiştirme zamanı gelmedi m?..